Yazan : steven_stiffler 8 Mart 2012 Perşembe

Şubat ayında izlediğim birbirinden cacık filmlerle tekrar buradayım. Cacık diyorum, çünkü gerçekten öyle. Her ay mutlaka kötü film izlediğim oluyor. Ancak bu sefer iş başka... Filmlerden doğru düzgün sahne bile seçemediğimden; Dan in Real Life'dan sıradan bir sahneyi kullandım. Steve Carrell güzel adam. Son zamanlardaki iş tempomdan dolayı çok film izleyemediğimi söylüyorum. Bu süreç devam ediyor. Bu yazıda izlediğim filmlerin çoğunu otobüste yolculuk esnasında izledim. Yıllar sonra Türkçe dublaj film izledim, garip duygu. Aslında  küçümsediğim kadar kötü değilmiş.

Zor bir film Trust... Bu filmde rol almak herhangi bir oyuncu için kolay olmasa gerek. Günümüzde yaşanabilecek, ebeveynlere ders verecek bir konuyu ele alıyor. Konusu gereği daha etkileyici olabilirdi. Bunun için de sanırım daha sert, daha vurucu sahneler gerekirdi. O yüzden vazgeçtim; böyle kalsın. Daha etkileyici olmasın. Çünkü şu haliyle de pek çok ders çıkarabilir. İnternet,teknoloji güzel de; bu tip durumlar da hayatın gerçeklerinden maalesef. Bu arada başroldeki Liana Liberato; Flipped filminin yıldızı Madeline Carroll'un fotokopisi resmen. İnanılmaz bir benzerlik. Fotoğraflarda değil belki ama filmde inanılmaz benziyorlar. Oyuncu isimlerine bakmasaydım, Liana'yı Madeline diye izlerdim.

Daha önce böyle bir filmin varlığından haberim yoktu. Çanakkale yolculuğu esnasında izledim. Yokluktan yani, bir amacı yok. Baktım kadroda Meg Ryan ve Kristen Bell var. Kristen Bell bana çok sempatik geliyor. Ergenler gibi bilgisayarımda duvar kağıdını falan kullandığım oluyor. Lakin genelde vasat filmlerde oynuyor. Filmi çok sıkıcı bulduğumu, sadece bir banyoda geçen vasat bir yapım olduğunu düşünüyorum. Bu filmi ancak kadınlar sever.

1982 versiyonunu izlemedim. Bunu da öyle aman aman beğenmedim. Aslında bu filmi bana izleten sadece oyuncu kadrosundaki iki isim. Birincisi; sevdiceğim, narin yarim Mary Elizabeth Winstead. İkincisi ise; Lost'un en karizma karakteri olan Mr.Eko... Konu fena değil lakin çok ilgimi çekmedi. Görsel efektler filmi kurtarıyor. Mr. Eko'yu ne özlemişim ya, çok esaslı Lost karakteriydi. Elindeki asasıyla ayrı bir karizması vardı. Adeta bir Joseph Yobo'ydu. Mary El desen bambaşka...

Canım benim...

Otobüslerde bunlar oluyor ne yapalım ? The Artist yayınladılar da biz mi izlemedik ? Türünün en vasat örneklerinden birisi. Bu ve bunun gibi onlarca film çekiliyor. Yolculukta yarım kaldı. Sonunu merak ettiğim için daha sonra bitirdim. Çok gereksiz. Ayrıca Türkçe ismini kim uyarladıysa saçmalamış. Tam tersi bir konusu var bence. 5 puan verdim. O da otobüs yolculuğumu sıkıcılıktan uzaklaştırabildiği için... Zaten Alec Baldwin'i de pek sevmem. Hele bu filmdeki Archie Knox karakterine ayrı bir uyuz oldum. Sarah Michelle Gellar da az sümsük değildi hani...

Hani şöyle bir konuyu okuduğumuzda çok farklı bir film olmadığını anlayabiliyoruz. Ancak, Steve Carrell faktörü filmi izlemek için yeterli bir sebep olabiliyor. Bizim geleneklerimize uymayan bir ilişkiyi barındırsa da; bir aile filmi aslında... Güldürme amacı güdülmemiş. Zaman zaman tebessüm ettiriyor. Ayrıca; You Again filmindeki Odette Yustman'dan sonra gördüğüm en sempatik dans eden oyuncu; Dan in Real Life'taki Emily Blunt... Emily Blunt'ı filmde çok az görüyoruz belki ama bana her zamankinden daha güzel geldi. Abi filmler o kadar cacıktı ki; hep hatunlar dikkatimi çekmiş.

Bak bu tam otobüs filmi işte. Tolgahan Sayışman'ı sırf Fenerbahçeli olduğundan ve Aşk Tutulması'nda rol aldığından severim. Bilmiyorum ama benim için minibüs yolculuğunda bile Fenerbahçeli yolcuların yeri ayrıdır ağalar. Bergüzar Korel'i beğenmedim, çok sırıtımş rolde. Filme hafiften Yeşilçam tadı vermeye çalışmışlar. Zaman zaman bunu başarmış gibi gözükseler de; genel olarak çok da yansıtabildiklerini düşünmüyorum. Bir iki sahnesinde güldüğüm bile oldu lan, demek çok canım sıkılmışsa...


Tozlu Sayfalar

Öne Çıkan Yayın

Verona ile Kasıp Kavurduk - FM 2017

Çoluk çocuk sahibi olacak yaşa geldim ama hala Football Manager geleneğini sürdürmekten büyük keyif alıyorum. Benim için bu geleneklerden...

Takip Ettiklerim

Kategoriler

Yazar Kafe

Translator

- Copyright © Serkan Özerik -