9 saat önce
Archive for Kasım 2010
Fenerbahçe 3 - 0 Beşiktaş | Ter Attık
Maç sayısını videoya alabildim bu sefer...
Maç kısa bir sürede bitmesine rağmen, yarın yolculuk olduğu için Basketbol maçına geçemedim. O maçın tvde 2. yarısına yetiştim. Geriden gelip maçı kazanmamız çok güzel bir akşam yaşattı bize. Galatasaray'a kaybettiğimiz erkek voleybol maçı dışında aldığımız 2 güzel galibiyetle güzel bir Fenerbahçe Günü'nü daha geride bıraktık.
Tottenham 2 - 1 Liverpool | Geri Dönüşe Devam

Ek olarak ; Chelsea'nin kötü gidişi devam ediyor. Bugünkü puan kaybı beni şaşırttı. Zirve yarışı önümüzdeki haftalarda kızışabilir, Premier Lig de çok daha zevkli bir hâl alabilir.
Lazio 1 - 1 Catania | Kaçan Fırsat

El Classico Hissizliği

İstanbul BB 0 - 1 Fenerbahçe | Daha Diri Bir Fenerbahçe

Cristian geçen sezon en azından iyi mücadele eder; çok kritik toplar çalardı. Gününde olduğunda ve Daum onu çok geriye yaslamadığında hücuma da katkı sağlardı. Ancak bu sezon kafasında Fenerbahçe'yi; belki de futbolu bitirmiş bir Cristian izliyoruz. Ancak iki maçtır hücuma katkı sağlayan bir yapısı var. Geçen hafta ilk golde rolü vardı. Bu hafta ise hem atılan galibiyet golünde; hem de ileride uyguladığı presle skoru korumakta katkısı bulunuyor. Aykut Hocanın kendisini sahiplenmesinin mutlaka payı vardır bunda. Yine de devre arası Bilica'yla beraber bavulu eline verilmeli; o güne kadar oynayacağı maçlarda da günü kurtarmaya ve Fenerbahçe formasının hakkını vermeye devam etmelidir. Bugün ilk yarıyı Kralex'in golüyle önde kapattıktan sonra; ikinci yarıda yine oyundan düşen, sadece topun peşinden koşan ve etkisini kaybetmiş bir takım mı göreceğimizi merak ettim. Ancak ikinci yarıya da istekli ve etkili başlayan bir Fenerbahçe gördüm. Ataklar diğer maçlara göre daha olgundu. Cristian'ın yaptığı pres bizi 11 kişi oynattı uzun zaman sonra... Payı yadsınamaz. Gökay'ın zaman zaman oyunda gözükmediği anlar oldu gerçi ama ; yine de Gökay mücadele etmekten kaçınmayan bir oyuncu. Alex'in ilk yarıdaki pozisyonu kırmızı kartlıktı. Maçta gerektiğinden az kart çıktığını düşünüyorum. Daha doğrusu İBB'li oyunculara gerektiğinden az kart çıktığını düşünüyorum demem taraflı fakat doğru bir yorum olacaktır. Niang'a karşı aşırı bir sertlik var. Zaman zaman Stoch'a da yapılıyor bu. Stoch ülkeye uyum sorunu yaşıyor hala... Bu şekilde bir futbol da Stoch'un uyum sorununu aşma süresini uzatıyor.
Niang'ın gününde olmadığı, birşeylerin ters gittiği bir maçtı. İlk yarı sol çizgiye yapıştı kaldı. Marseille'da da buna benzer oynuyordu fakat o zaman forvette oyuncu oluyordu. Bugün ileri uçta kimse yokken bile sol çizgiye yapıştı. Stoch ve Niang'la iki sol kanat oyuncusuyla oynadık. İlginç bir denemeydi. Mehmet Topuz bal yapmayan arı gibiydi ama goldeki asisti skora katkısını sağlamasına yetti. Çok iyi niyetli mücadele ediyor fakat zaman zaman mücadelesinin karşılığını veremiyor. Stoch bugün topla çok oynamasına rağmen etkisizdi. Yerine giren Dia ise yine doyumsuz bir maç çıkardı. Ben izlemeye doyamıyorum bu elemanı, lakin 90 dakikaya performansını yayamama gibi bir sorunu var. Bir süre daha yedekten girip katkı vermeli. Yalnız bu süre son 15 dakika değil de ; son 30-35 dakika olmalıdır. Niang'ın penaltıyı kaçırması, oyundan çıkmak istemesi, çıktıktan sonra direkt soyunma odasına gitmesi epey canımı sıktı. Bir sorunu var gibi... Umarım büyük ve takıma etki edecek bir sorun değildir. Alex sorun olursa çözülür. Alex bizden birisi... Semih sorun olursa çözülür. O da bizden birisi... Ancak Niang'da yaşanan bir sorunun çözülmesi daha fazla zaman alabilir. Ülkeye ve takıma yeni gelmiş, henüz Fenerbahçe'yi ve Fenerbahçe taraftarını tam kavrayamamış olabilir. O yüzden çok sevdiğimiz Niang'ta çok büyük bir sıkıntı yaşamamak dileğimiz...
İstanbul BB uzaktan şutlar dışında pek etkili olamadı. Sadece maçın son 10 dakikasında, 4 forvetle oynadığı bölümlerde ağırlığını hissettirdi. Gol yememiz biraz da şans işiydi. Ancak bugünkü mücadele, oyunun genelinde diri bir takım olmamız da galibiyeti getirdi diyebilirim. Selçuk'un iyileşmesi de iyi bir haber.
Tottenham 3 - 0 Werder Bremen

Dün gece Tottenham yine şovunu yapmış. Kaboul Arsenal'dan sonra Werder Bremen'i de boş geçmemiş. Kaboul'un golü de şık, Modric'in golü de...Modric'in golü biraz usta işi, her zaman atabilir o golü. Ama Kaboul her zaman atamaz. Zor gibi gözüken grupta, Tottenham zevk veren futbolunu oynayarak bir üst tura adımını atmayı başardı. Bir kura talihsizliği olmazsa en az Yarı Final oynamayı hakediyorlar.
3000. Gol En Çok Sana Yakışırdı

Niang'ı da ayrı bir özlemişim. Gökay için de çok güzel şeyler yazıp söyleyeceğiz inşallah ilerleyen günlerde. Kral Semih de 10 dakikada 1 gol,1 asistle kapağı taktı yine beğenmeyenlerine. Gerçi biz yine beğenmeyiz, hiç birşeyi beğenmeyiz. Kahvedeki çemçük ağızlılara da ayar oldum. Tamam kahvede Uğur Meleke'yle maç izleyecek değilsin de ; herşeyde de bir memnuniyetsizlik olmaz be arkadaş !
Teşekkürler Fenerbahçe, teşekkürler Alex De Souza...
Galatasaray 0 - 3 Fenerbahçe | Bayan Voleybol

Parma 1 - 1 Lazio

Inter'in puan kaybı yine işimize geldi. Ancak Roma ne ara o kadar yükseldi anlayamadım. Ayrıca Napoli'nin galibiyet serisine geçen hafta Lazio son vermişti. Napoli dün şov yaparak kazandı. Çok iyi oynadılar. Milan 29, Lazio 26, Napoli 24, Juve 23, Roma 22 puanda. Lazio haftaya Catania'yı konuk ediyor.
Arsenal 2 - 3 Tottenham | Tarihe Geçecek Maç

Maç iki takımın ofansif bir şekilde birbirini tartmasıyla başladı. Tottenham da Arsenal da hücum etmek konusunda istekliydi. Ancak golü Arsenal, erken bir dakikada bularak psikolojik üstünlük sağladı. Nasri'nin golünden sonra Tottenham etkili bir futbol ortaya koydu. Çok aman aman bir üstünlük sağlayamadılar ancak hücumda daha etkili oldular. Arsenal Tottenham'ın bu ataklarına kontra ataklarla yanıt vermeye başladı. İlk önce Fabregas'ın kaçırdığı net bir pozisyon var. Daha sonra Chamakh'ın golü geldi ve maç 2-0 oldu. Tottenham yine de pes etmeyen bir görüntü çizerek rakip kaleye gitmeye çalıştı. Vaart ve Modric ile kaleyi yoklamaya başladı fakat ilk yarıda skor üretemedi.
İlk yarının zayıf halkalarından Aaron Lennon'ın yerine, ikinci yarı sakatlıktan dönen Defoe'yi aldı oyuna Redknapp. Defoe-Pavlyuchenko ile çift forvete dönüldü ve Tottenham'ın maçı kazanma arzusu kendisini göstermeye başladı. 49. dakikada Gareth Bale mükemmel formunu ve istikrarını sürdürürcesine golünü attı ve farkı 1e indirdi. Gollerin hepsinin Tottenham'ın taraftarlarının olduğu kaleye atıldığını da belirtelim. Zira Bale'in golünden sonra çok güzel bir görüntü oluştu orada. Defoe'nin girişiyle sağ kanat boşaldı ve Hutton'a çok fazla yük bindi orada. Ancak Hutton, Vaart'ın da zaman zaman yardım etmesiyle iyi bir maç çıkardı. Penaltı golüyle skor eşitlendi ve Arsenal taraftarlarını bir kuşku sardı. Tottenham maçı büyük bir istekle, arzuyla; Kaboul'un kafa golüyle kazanarak tarih yazdı. Tottenham evinde çok iyi maçlar çıkarıp,iyi sonuçlar da alsa; büyük takımlara karşı deplasmanda kazanamıyordu. Ayrıca Arsenal Wenger ile hiç böyle bir sonuç almamış. Hatta 92 yılından beri 2-0 öne geçtiği maçı vermemiş sahasında. Tottenham için çok büyük bir zafer sayılabilir bu. Zira Arsenal taraftarları büyük bir utanç duygusuyla izledi maçın son bölümlerini. Arsenal tribünlerinde kırmızı beyaz atkısıyla Thierry Henry'nin de olduğunu belirtelim.
FM 2011 - Cardiff City Kariyeri # 2.Sezon






Atladığımız Bir Detay : Cristian Ledesma

Geçen haftaiçi Romanya ile yapılan ve Balotelli'nin de ırkçılığa maruz kaldığı hazırlık maçında ilk kez İtalya milli formasını giydi Ledesma. Prandelli'nin de Hiddink gibi yeni bir arayışta olduğunu ve farklı bir kadro denediğini belirtelim. Ledesma kariyerinin bundan sonraki döneminde Azzurri formasıyla kalıcı olmak isteyecek.

Fenerbahçe 3 - 1 Vakıfbank Güneş Sigorta TT

Yeni Burhan Felek Spor Salonu'nun açılışını da yapmış olduk bu maçla. Saat 17.10 gibi salonda oldum. Beklediğimden daha fazla katılım vardı. Şaman Dans Ekibinin gösterileri oldukça güzel ve özenle hazırlanmıştı. Milli oyuncularımızın da Dünya 6.lığı ünvanını kutladık. Hoş, şu milli takım kadrosu daha iyi bir dereceyi ve daha iyi bir hocayı hakediyor. Onu da söylemeden geçmek olmaz. Dans gösterilerinin ardından eski milli voleybolcularımızın gösteri maçını izledik. Gözlerim Aylin ablayı aradı :) Bazen çok yersiz eleştirdiğini düşünüyorum Aylin ablanın. O yüzden bu maçta izlemek isterdim. Gösteri maçını Beyaz takım kazandı. Kimler oynuyordu tam olarak hatırlamıyorum. Maç kısa süreli bir gecikmeyle başlayacaktı. Beklediğim gibi gösteriler bitince salondan çıkanlar oldu. Yalnız yine de her yaştan, her kesimden insanın salonda olması güzeldi. Salon da çok güzel olmuş. Tribünler parkeye biraz daha yakın olsa daha hoş olabilirdi. Parkenin uzak olması pek hoşuma gitmiyor benim. Ancak tribünler eski salondaki gibi yüksek değil. Bir de önemli bir detay değil belki ama söylemeden duramayacağım. Tuvaletteki pisuvarlar sporculara göre yapılmış galiba. İşemek için hafiften parmak ucunuza basmanız gerekebilir.
Ze Roberto hocanın hala takıma katılmamış olması, takımın da eksiksiz bir şekilde çok fazla birlikte çalışmaması gibi handikaplarımız vardı. Geçen sezon takım bu zamanlarda maçlara hazır bir haldeydi. Kasia, Şaşkova (Şaşkova demek daha kolayıma gidiyor), Nati; Kamil Söz'ün yabancı tercihleriydi. Fofao, Fürst, Songül tribündeydiler. Ergül'ün ilk 6da başlaması sürpriz oldu. Ergül Fenerbahçe Acıbadem'in ilk şampiyonluğunda takımın önemli oyuncularından birisiydi. İlk sette ilk teknik molaya geride girdikten sonra; oyunda bariz bir üstünlük sağlayarak skoru lehimize kılmayı bilmedik. Yanlış hatırlamıyorsam ilk teknik moladan sonra 9-1 yada 9-2lik bir seri yakaladık. Takımların hazır olmaması, Vakıfbank'ın Neslihan kozunun artık olmaması nedeniyle çok üst düzey bir maç olmadı. İki takımda zaman zaman kopmalar yaşadı. Ancak bu iki takım lig içerisinde çok çekişmeli maçlar oynayacaktır. Vakıfbank'ta Glinka göze en çok batan oyuncuydu. Fenerbahçe'de de Kasia sahanın en iyisiydi. Tek tek değerlendirecek olursak; Naz ve Eda yorgunluklarına rağmen oldukça iyi performans sergiledir. Nati yine görünmez kahraman rolünü üstlendi. Çok kritik anlarda, çok klas sayılar aldı. Ergül beklediğimden iyiydi, zaten rotasyon oyuncusu olacaktır. Şaşkova klasını konuşturdu. Pozisyon gereği de olsa; genelde plase vuruşlarla sayı almaya çalıştığı izlenimi edindim. Kasia'nın hem savunması iyiydi, hem de top öldürmesi. Servisleri ve smaçları zaten tartışılmaz. Gamova'dan daha iyi servisi var. Gamova rakip üstünde psikolojik bir baskı oluşturuyordu, Kasia'da belki o olmaz. Ancak takıma en az Gamova kadar faydalı olacaktır. Yine de özellikle son Dünya Şampiyonası final maçını izledikten sonra Gamova'ya doyamadığımı belirteyim. Kamil Söz maçı başladığı kadroyla bitirdi. Yeni oyuncuları taraftarın önüne çıkarmasını beklerdim. Kısa süre de olsa sahada yer almaları güzel bir jest olurdu.
Maç sonu sahaya inebilmemiz güzeldi. Her maç böyle olacağını zannetmem ama muhtemelen derbiler dışında çok da güvenlik önlemi olmaz diye düşünüyorum. Kasia en çok ilgi gören oyuncuydu. Saha içinde epey fotoğraf çektirme imkanımız da oldu. Bir ara Mehmet Ali başkanla kenetlendik, kupayı kaldıracaktık neredeyse :) Hatıra fotoğraflarımızı da çektirdik. Karşı takımdan da çok sevdiğim, hırsına hayran olduğum Maja Poljak'la da fotoğraf çekildim. Ama hırs deyince Anja Spasojevic'in yeri her zaman ayrıdır tabi ki. Bir ara hızımı alamadım, maçı izlemeye gelen Vesna Çitakoviç'le bile fotoğraf çektiriyordum. Güzel bir gündü, Pazar günü Galatasaray derbisinde de salonda olacağım.
FM 2011 Enstantane #1
Herkese iyi bayramlar...
Lazio 2 - 0 Napoli | Mola Bitti

Inter - Milan maçının sonucuna göre Lazio'nun bu haftayı lider kapatma ihtimali bulunuyor.
Tıngır Mıngır Cristian Baroni
Videoda sadece Baroni'yi izleyin... Fenerbahçe futbolcusunun bu kadar ruhsuz,bu kadar saygısız olmaya hakkı yok! Kafasında Fenerbahçe'yi bitirmiş bu adam bu kutsal formayı bir daha giymemeli...
Gaziantepspor 2 - 1 Fenerbahçe | Aykut Kocaman ağırlıklı...

Aykut Kocaman Fenerbahçe için bir hatadır. Evet, hatadır. Bir gün bu takımın başına mutlaka geçecekti. Kendisini isteyen pek çok taraftar vardı. Kendisini Anadolu takımı çalıştırarak gelişemezdi. Ya Yurtdışında üstatlardan bu işin eğitimini almalıydı ya da Fenerbahçe'de 1. sınıf bir hocanın yardımcılığını yaparak tecrübelerinden faydalanmalıydı. Yönetim Aykut Kocaman'ı çok zor bir zamanda, taraftarın önüne adeta yem olarak attı. Aykut Hoca saf değil, bunun bilincinde. Ancak o öyle bir Fenerbahçeli ki; bu bilince rağmen Fenerbahçe'nin hocalığını kabul etti. Geçen hafta söylediği gibi; Fenerbahçe hocalığı onun için bir zirveydi. Daha fazlasında gözü yok. Fenerbahçe'de başarılı olamayacağını düşünse gelmezdi de... Sorun Aykut değil, sorun Türk Futbolu'ndaki teknik direktörler aslında. Türk Futbolu'nda belli bir mantalitesi olan hoca yok. En cacık Alman hocada olan futbol mantalitesi Türk hocalarda maalesef yok! İşte Aykut Kocaman'ın sorunu bu. Fenerbahçe'nin başarılı olamamasını nedeni bu. Yoksa kendisi kötü bir hoca değil... Taraftarın bu kadar eleştirisini alacak bir hoca değil. Kafasında pek çok güzel düşüncesi olduğunu sezon başından beri görüyoruz. Spiker söylüyordu bu akşam daha... 51 yıldır yakaladığımız en iyi gol ortamasını Aykut Hoca önderliğinde tutturmuşuz. Transferleri desen isabetli isimler. Transferlerden memnun olmayan da yok. Bazen öyle pas trafiği oluşturuyoruz ki; izlerken manevi orgazm yaşıyorum. Bazen öyle gol pozisyonu buluyoruz ki; attığımız 4 gol bize yetersiz geliyor. İçimizden geçen oyuncu değişikliğini 5 dakika sonra Aykut Kocaman gerçekleştiriyor. Fenerbahçeli gibi düşünüp, Fenerbahçe'ye layık futbolu oynatmaya çalışıyor. Ancak başarılı olamıyor. Fakat her zaman olamayacağı anlamına da gelmiyor bu. Olacağını iddia ediyorum hatta ben... Ama taraftar bu sabırsızlığı gösterir, Aragones'e gösterdiği sabrı Aykut Hoca'ya göstermezse; maalesef Fenerbahçe futbol takımından pek birşey olmayacak. Sürekli geri gideceğiz gibi geliyor bana... Değiştirmeliyiz artık şu zihniyeti.
Şimdi maça geçelim, hocanın hatalarını görelim. Kadro seçimiyle başlayalım... Lugano'nun yokluğunda Bekir doğru tercih. Bilica'dan kimse memnun değil, canlı bomba. Bekir doğru tercih. Ancak bugünkü performansı yetersizdi. Geçen yıl daha iyiydi Bekir. Caner'de ısrarcı hoca. Santos gamsızın teki. Caner en azından mücadale gücü yüksek bir oyuncu ve kendisini geliştirdiğini düşünüyorum. Caner'in handikapı maç boyu yaptığı tek hatanın golle sonuçlanması. Birkaç kez başına geldi bu. Serdar'ın golünde ayağını uzatıp müdahale etmeliydi, büyük bir hata yaptı. Cristian mücadele etmiyor. Hatta maç sonu Volkan'ın yaptığı "Bazı oyuncular mücadele etmiyor" açıklamasının adresidir Cristian. Ancak bugün Aykut; Selçuk ve Emre'nin yokluğunda Cristian'ı değil de Gökay'ı tercih etse; yine yenildik, tecrübesiz Gökay'ı oynattı diye eleştirilecekti. Yönetimin sezon öncesi yapmadığı önlibero transferini eleştirmemiz doğrusu olacaktır. Sakatlıktan yeni çıkan Dia ve Niang'ı onbirde tercih etmemesi de yadırganacak bir karar değil. Dia daha hazır, tercih edilebilirdi. Ancak hocanın Kazım'ı kazanmaya çalıştığı gerçeği de var. Kazım çok yetenekli, ama Fenerbahçe'ye vereceği çok şey olduğunu düşünmüyorum artık. Hocanın hatalarından birisidir bu. Kazım'ı kazanma çabasını önde olduğumuz maçların son 15-20 dakikasında oyuna sokarak göstermesini düşünebiliriz. Emre gibi ikinci bir oyuncumuz olmayışı da çok büyük handikapımız. Mehmet Topuz orada oynadığında Emre kadar oyunun içinde gözükmüyor. Emre kadar yardım sağlayamıyor defansa da hücuma da... Semih'in ise gol atmasına rağmen formsuz olduğu ortada. Geçen hafta attı, kupada attı ama formsuz ve etkisiz görüntüsü net. Ağır olduğu da yıllardır biliniyor. İyi olan gol vuruşlarını bu maçta yapamaması nedeniyle hak ettiğinin çok fazlası eleştiriyi alıyor.
İlk yarının son 10 dakikasından itibaren Antep çok istekli ve etkili olmaya başladı. Buna karşılık olarak 55-60. dakikalar arası bir taze kan oyuna alınabilirdi. Bu isim Dia olabilirdi. Ayrıca takımda yardımlaşma alt seviyedeydi bugün. Ve oyuncular arasında kopukluk vardı. Yobo bile pas atacak adam bulamayıp çok uzun mesafeye pas atmaya çalıştı zaman zaman... Bu Fenerbahçe'de yıllardır yaşanan bir sorun. Hoca kaynaklı değil de; oyuncular kaynaklı olduğunu düşünüyorum. Burada otoriteyi sağlaması gereken tabi ki hoca. Gaziantepspor'da Nounkeu çok göze battı bugün. Gerçekten atletik bir savunma oyuncusu. Daha önceden tanıyordum kendisini ama bu akşam daha detaylı izleme fırsatımız oldu. Takip edilmeli, ileride daha iyi takımlarda oynayabilir. Böyle atletik ve seri bir stoper karşısında Dia ya da Stoch'u kullanıp bulduğumuz boşlukları değerlendirebilirdik. Gaziantepspor'un önde basması, çok hücuma çıkması arkada epey boş alan bıraktı. 2.golü bulabileceğimiz kadar boş alan bıraktı en azından. İleriye atılan topları Semih'in ezmesi, Nounkeu'yu bir türlü geçememesi yeni arayışa sokmalıydı hocayı. Evet Aykut Kocaman bugün kötüydü, ancak bu maçlık bir kötü performanstı. Ve yaptığı hatalar ölümcül değildi. Lütfen Aykut Kocaman'a sahip çıkalım...
Hakem Tolga Özkalfa da ligin en kötü hakemi. Geçen sezon da öyleydi, bu sene de pek birşey değişmemiş. Pek çok hakem oyunu oynatma yanlısı olur, herşeye düdük çalmaz. Ancak bu hakem ota boka düdük çalıp, sürekli oyunu durduran; oyuncularla iyi iletişim kuramayan, yeteneksiz bir hakem. Serdar Kurtuluş'a sarı kart gösteriyor, hemen ardından yaptığı sarı kartlık pozisyonu es geçiyor. Skora çok etki ettiğini söyleyemem ancak maçtaki yönetimi son dönemlerde izlediğim en kötü hakem yönetimiydi.
Tottenham 4-2 Blackburn | Savunmasız Blackburn

Bale kafayla da gol atarak komple bir futbolcu olduğunu gösterdi. İnanılmaz oynuyor, herkesin dilinde şu sıralar. Herkesin dilinde olmayı da hak ediyor. Tottenham bir gün şampiyon olacaksa; Bale ayrılmazsa gerçekleşir bu. Bale önderliğinde şampiyon olur. Everton, Manchester United, Bolton ve Sunderland... Tottenham'ın ligde oynayıp da kazanamadığı son 4 maçıydı. Bu galibiyet ile tekrar yarışın içerisine girmek için bir adım attılar. White Hart Lane taraftarı yine göz kamaştırdı. Kareografi, görsellik tribünde çok önemlidir. Ancak bu adamlar takımlarına öyle destek oluyorlar ki; insanın gözü görsellik aramıyor. Bir gün mutlaka bu statta maç izleyeceğim.
Git Kurtul !

Senin bugüne kadar yaptığının 10da birini yapamayan Arda‚ bugün Galatasaray taraftarının gözünde bir ilah gibi. Kimse laf ettirmiyor. Kimse toz kondurmuyor. Ama bugüne kadar Alex´ten sonra bizi en çok sırtlayan adam olan sen; bu taraftardan küfür yiyorsun‚hakaret yiyorsun. Kimse seni beğenmiyor. Yaşattığın mutluluklar hatırlanmıyor bile... En ufak kötü oynama lüksün yok senin. Hatta; sen de Fenerbahçeli misin be Semih ? Hadi oradan...
Git kurtul Semih‚ git kurtul...
FM 2011 - Cardiff City Kariyeri

Oyunu ilk yüklediğimde; güncellemesiz hali rezaletti. Tamam yeniliklere alışmak elbet zaman alır. Ancak berbat maç motoru, uçmadan top tutan kaleciler, ayakla kullanılan taç atışları ve her maç çıkan 13-14 sarı kart can sıkıcıydı. Neyse ki gelen güncelleme ile bunlar düzeltildi ve oyun zevkli bir hale geldi. Gerçi eski logoları kullanıyorum, NPower Championship'te Coca Cola logosu var hala :) Oyunun transfer özelliği epey zorlaştırılmış ama çok zevkli olmuş. Menajerlerin adam önermesi çok iyi. Hiç aklınızda olmayan isimleri önerebiliyorlar zira. Oyuna kendimi çok kaptırdığımı ve başından kalkamadığımı belirteyim.






Cesena 1 - 0 Lazio | Büyü Bozuldu
Cesena da çok istekli oynamadı. Uzaktan kaleyi yokladılar, tek yaptıkları oydu. Appiah'ı çok özlemişim. Onca sakatlık geçirdi ama hala iyi. Koşmasını bile özlemişim. Bilekleri yumuşak hala ve şüphesiz ki 4 tane Cristian eder şu haliyle. Cesena'nın uzaktan şut olayı 85. dakikada meyvesini Parolo'nun golüyle verdi ve maçı 1-0 kazandılar.
Tottenham 1 - 1 Sunderland | Olmayınca Olmuyor

Tottenham : Gomes - Hutton, Kaboul, Gallas, Assou Ekotto - Bentley, Huddlestone, Modric, Van der Vaart, Bale - Pavlyuchenko (46' Crouch)
Sunderland : Gordon - Turner, Onuoha, Bramble, Ferdinand (18' Bardsley) - Henderson, Cattermole , Zenden, Riveros(46'Wellbeck) , Richardson (86' Malbranque) - Asamoah Gyan
Goller : 64 ' Van der Vaart , 67' Asamoah Gyan
Ankaragücü 4 - 2 Fenerbahçe

Aykut Kocaman'ın Gökay ve Okan'a şans vermesini bekliyordum. Emre'nin yerine Gökay'la başladı nitekim. Gökay'ın fizik olarak eksiği çok. Sahadaki en çelimsiz futbolcu olması, en ufak bir omuzda yıkılmasını sağlıyor. Ancak tekniği, pasları ve hızı yerinde. Ayrıca korkmadan her topa girdiğini de gördük. Heyecanından dolayı pas hatası yapması da çok normal. Yıllardır genç oynatmıyoruz takımda, artık Gökay,Okan gibi gençlere gerekli sabrı göstermesini öğrenmeliyiz. İlk yarıdaki kadro beklediğimden çok daha iyi futbol oynadı. Orta Saha Caner'i izledik. Orta saha oynayabilecek bir oyuncu değil. Ancak çok iyi pres yapıyor. Topları ayağa kullanması da yeterli oluyor. Cristian'ı ilk geldiğinde çok savunuyor, çok faydalı buluyordum. Potansiyeli yok değil; ileriye dönük oynayabildiğnde çok daha iyi olduğunu biliyorum. Ancak Cristian'ın oynayası yok. 5 metrede oynamaya, ruh gibi gezmeye devam ediyor. Golde topa ayağına uzatmaya tenezzül etmiyor. Gamsızın önde gideni... Tez zamanda kurtulmak gerek. Gökay'ın en büyük şanssızlığı da Cristian'la birlikte oynamasıydı dün. Gerektiğinden fazla yük bindi sırtına.

Kupaya kötü başladık. Zaten zor bir gruptayız. Gaziantepspor maçından da epey çekiniyorum. Umarım Aykut Kocaman üstesinden gelmeyi başarır.
Amiş Kaleci Waltorp

Aalborg kalecisi Jens Waltorp Sorensen'in sakalını görür görmez aklıma amişler geldi. Nasıl bir kalecidir bilmem. Ancak tip olarak bir amişi andırdığı kesin...