Yazan : steven_stiffler 21 Ekim 2012 Pazar

Fenerbahçe ne zaman birşeyleri toparlarsa araya milli maç arası giriyor. Milli maç aralarını oldum olası sevmem. Yaz gelsin, Dünya Kupası olsun; Avrupa Şampiyonası olsun güzel oluyor ama milli maç araları gerçekten can sıkıcı bir süreç. Mönchengladbach ve Beşiktaş galibiyetlerinin ardından çıkılan zor bir deplasmanda bırakılan 2 puan üzdü.

Bursaspor'un cezasının kaldırılmasıyla maç taraftara açık oldu. Ülkede siyasetin kolladığı takımlardan biri Bursaspor. Taraftarında da bir rahatlık; nasıl olsa cezalar da geri alınıyor, maç boyunca küfür... Maçın başında açılan saçma sapan bir pankart. Mantıklı bir insan Bursaspor'un nasıl şampiyon olduğunu anlar. Demiyorum Bursasporlu futbolcular emek sarfetmedi. O sezon geldiler bizi Kadıköy'de de yendiler. Ama bu o sezon kimin "emek hırsızı" olduğu gerçeğini değiştirmez. Bu sezona gelince; ben Bursaspor'un maçlarını izlerken keyif alıyorum. Batalla, Pinto, Belluschi, N'diaye gibi kaliteli futbolcuları var. E bir de Tuncay Şanlı da bu takıma girebilir. Futbolları da oldukça istekli... Dün Fenerbahçe'ye karşı istekli başlayan taraf Bursaspor'du. Golü de bulan taraf onlar oldu. Geçen sezon zaman zaman çok iyi maçlar çıkaran, fakat uzun zamandır oynamayan ve maç eksiği olan Serdar Kesimal; kendi kalesine golü attı. Orada pozisyon alması iyiydi ama o top çıkarılamayacak da bir top değildi sanki... Golden sonra morali bozulsa da; sağ beke geçince toparladı. İlk yarı yediğimiz golden sonra üstünlüğü alan taraf biz olduk. Sow-Krasic ve Kuyt'ın üçlü hücum organizasyonları çok etkiliydi. Sow dün 90 dakika boyunca mükemmel oynadı. Fenerbahçe'de gördüğüm en diri, en sağlam Sow performansıydı. Zaman zaman Niang'ı izliyor gibi oldum. Kuyt ilk yarıda hücum organizasyonlarında iyiydi, ancak ikinci yarıda mücadele olarak var; etkinlik olarak yoktu. Krasic'in oyundan çıkarılmasına ise zaten anlam veremedim. Krasic'in goldeki asisti müthişti. Özlediğimiz, pek göremediğimiz muz ortalar... Stoch'un varlığıyla yokluğu arasındaki pek fark yok. Ben Stoch'a çok inanıyor ve güveniyordum. Ancak bu sezon pek oynamayan Bienvenü ile bir kaç maça çıkan Stoch'un katkısı arasında maalesef fark yok. İlk yarının iyilerinden birisi de Selçuk Şahin ve mükemmel paslarıydı. Reisi es geçmeyelim.

İkinci yarıya daha etkili başlayan yine Bursaspor oldu. Maçın belli bölümünü Bursaspor, belli bölümünü Fenerbahçe iyi oynadı. Son zamanlardaki en tempolu Fenerbahçe maçıydı. Hem Volkan, hem Carson önemli kurtarışlar yaptı. Hakem maçın temposunun yüksek olmasının etkenlerinden biriydi. Ancak duraklama süresi konusunda batırdı. İlk yarı hiç duraklama oynatmazken, ikinci yarıya sadece 2 dakika ekledi. Ertuğrul Sağlam sürekli ofansif oyuncu değişiklikleri yaparken, Aykut Kocaman hamle konusunda çok geç kaldı. Kuyt, Caner oyunun içinde var; ancak etkinlik olarak yoklardı. Sow tek başına müthiş mücadele etti. Hasan Ali en etkisiz maçını oynadı. Murat Yıldırım oyundan çıkana kadar Hasan Ali'ye karşı çok üstünlük kurdu. Cristian maç boyunca yine görünmez adamdı. Selçuk Şahin ise ilk yarı çok iyi, ikinci yarı vasattı. Savunmamız çok pozisyon verse de; Bekir'in oldukça iyi oynadığını düşünüyorum.

Tempolu, her an gol olabilecek bir maç beraberlikle sonuçlandı. AEL Limassol maçıyla birlikte tekrar çıkışa geçeceğimizi düşünüyorum. Ligde de bizden iyi takım zaten yok, yarışa sezon sonuna kadar ortak olacağımız kesin. Yeter ki böyle deplasmanlarda bu tip kayıpları minimuma indirelim.

Tozlu Sayfalar

Öne Çıkan Yayın

Verona ile Kasıp Kavurduk - FM 2017

Çoluk çocuk sahibi olacak yaşa geldim ama hala Football Manager geleneğini sürdürmekten büyük keyif alıyorum. Benim için bu geleneklerden...

Takip Ettiklerim

Kategoriler

Yazar Kafe

Translator

- Copyright © Serkan Özerik -