2 saat önce
- Anasayfaya Dön »
- Fenerbahçe , Futbol »
- Orduspor 1 - 1 Fenerbahçe | Fener Ulan!
Yazan : steven_stiffler
5 Ocak 2012 Perşembe
Televizyon karşısına oturmamın ve tribünde olmamın tek bir amacı var bu sezon. Kutsal formama ve futbolcularıma sahip çıkmak... Şampiyonluk gibi bir beklentim yok. Olmamızı tabi ki istiyorum. Olursak eğer bugün konuştuğumuzdan çok fazla şeyle kendimizi savunabiliriz. Ancak; olamazsak kimseyi yerden yere vurmam. Ben futbolcumun ve teknik ekibimin değerini biliyorum. Ben kör değilim; manevi değerlerime sahip çıkıyorum.
Dünya futbol tarihinin en seksi ligi olan Spor Toto Süper Lig'in ikinci yarısı absürt haftaiçi maçlarıyla başladı. Birbirinden saçma gollerin atıldığı ve hakem kararlarının çıktığı tipik bir Süper Lig haftasında; Fenerbahçe son haftalarda olduğu gibi yine bir deplasmandan beraberlikle döndü. Canlar sağolsun, her zaman söylüyorum. Maçın ilk yarısını kaçırdım. İkinci yarısını izledim. Çok kötü oynamadığımızı ama çok iyi mücadele de edemediğimizi düşünüyorum. "Stoch neden çıktı, Semih kaç dakika yürüdü?" gibi gereksiz eleştirilere girmek istemiyorum. Semih için belki birkaç şey söyleyebilirim. Mesela; takımın simge oyuncularından birisiyken; bu kötü günlerde bu kadar kötü oynamasına anlam veremediğimi söyleyebilirim. Ama bu Semih'in gözümdeki sonsuz kredisini azaltmaz. "Tüh kaka Semih" olmaz. Hele sözde Fenerbahçeliler gibi Twitter üzerinden Semih'e küfür etmek aklımın ucundan dahi geçmez. Semih bu yahu... Bizi defalarca güldüren, mutlu eden... Fenerbahçe bu yahu! Onca haksızlığa rağmen dimdik ayakta durabilen... Aykut Kocaman ulan bu; bunca zorluğa rağmen takımını dimdik ayakta tutan kocaman yürek!
Bakın; Orduspor Galatasaray'ın pilot takımı staylası olabilir. Fenerbahçe'den aldığı 1 puanla bu sezonluk amacını gerçekleştirmiş olabilir. Mesela Hector Cuper gibi ünlü bir hocayı getirmeleri de çok güzel bence. Ancak; Orduspor'a vermiş olduğumuz 1,Galatasaray'a bırakmış olduğumuz 2 puanın önemsiz. Geçen sezon olsaydı önemliydi, kahrederdi. Bu sezon önemsiz. Dün akşam Fenerbahçe'yi acımasızca eleştirilenler; 3 Temmuz sabahını sindirebilenler. Seviyeli eleştirileri ayrı tutuyorum. Ben taraftarlığımın yanında iyi bir futbolseverim. Şu takımın forvet ihtiyacı olduğunu görmüyor muyum? Alexsiz olmadığını görmüyor muyum? Tabi ki görüyorum, tabi ki dile getirebiliyorum. Ancak hiç bir futbolcumun mücadelesini karalamıyorum. Hiç birinin emeğini hiçe saymıyorum. Eğer video olayı doğruysa; Cristian için elbet birşeyler söyleyecek, tepkimi göstereceğim. Ancak onun için de şu an doğru vakit değil.
Bugün yaptığı 3 günlük işin boşa gittiğini öğrense kıyamet koparacak insanlar; 1 sezonluk emekleri çalınan Fenerbahçe futbolcularını acımasızca eleştirebiliyorlar. Hevesin kaldıysa; o 3 gün boşuna uğraştığın işi tekrar aynı şekilde yap bakalım.
Bir maç yazısından ziyade bir iç dökme olduğunun farkındayım. Ancak insanın kutsal değerleri olmalı ve bu kutsal değerlere sahip çıkmalı. Benim en kutsal değerim; çubuklu formam, şanlı armam. Hâla geçen sezonki golleri izlerken gözlerim doluyor. Hâla 2 Temmuz günü elimde kombinem, Fenerium'dan aldığım yeni antrenman tişörtümle eve mutlu gelişimdeyim. "Sen hayallerdesin" diyenlere net bir şekilde "gerçeğin ta kendisini" yaşadığımı söyleyebilirim. Asıl siz hayallerdesiniz.
Sevgiler benim gibi düşünenler...
Dünya futbol tarihinin en seksi ligi olan Spor Toto Süper Lig'in ikinci yarısı absürt haftaiçi maçlarıyla başladı. Birbirinden saçma gollerin atıldığı ve hakem kararlarının çıktığı tipik bir Süper Lig haftasında; Fenerbahçe son haftalarda olduğu gibi yine bir deplasmandan beraberlikle döndü. Canlar sağolsun, her zaman söylüyorum. Maçın ilk yarısını kaçırdım. İkinci yarısını izledim. Çok kötü oynamadığımızı ama çok iyi mücadele de edemediğimizi düşünüyorum. "Stoch neden çıktı, Semih kaç dakika yürüdü?" gibi gereksiz eleştirilere girmek istemiyorum. Semih için belki birkaç şey söyleyebilirim. Mesela; takımın simge oyuncularından birisiyken; bu kötü günlerde bu kadar kötü oynamasına anlam veremediğimi söyleyebilirim. Ama bu Semih'in gözümdeki sonsuz kredisini azaltmaz. "Tüh kaka Semih" olmaz. Hele sözde Fenerbahçeliler gibi Twitter üzerinden Semih'e küfür etmek aklımın ucundan dahi geçmez. Semih bu yahu... Bizi defalarca güldüren, mutlu eden... Fenerbahçe bu yahu! Onca haksızlığa rağmen dimdik ayakta durabilen... Aykut Kocaman ulan bu; bunca zorluğa rağmen takımını dimdik ayakta tutan kocaman yürek!
Bakın; Orduspor Galatasaray'ın pilot takımı staylası olabilir. Fenerbahçe'den aldığı 1 puanla bu sezonluk amacını gerçekleştirmiş olabilir. Mesela Hector Cuper gibi ünlü bir hocayı getirmeleri de çok güzel bence. Ancak; Orduspor'a vermiş olduğumuz 1,Galatasaray'a bırakmış olduğumuz 2 puanın önemsiz. Geçen sezon olsaydı önemliydi, kahrederdi. Bu sezon önemsiz. Dün akşam Fenerbahçe'yi acımasızca eleştirilenler; 3 Temmuz sabahını sindirebilenler. Seviyeli eleştirileri ayrı tutuyorum. Ben taraftarlığımın yanında iyi bir futbolseverim. Şu takımın forvet ihtiyacı olduğunu görmüyor muyum? Alexsiz olmadığını görmüyor muyum? Tabi ki görüyorum, tabi ki dile getirebiliyorum. Ancak hiç bir futbolcumun mücadelesini karalamıyorum. Hiç birinin emeğini hiçe saymıyorum. Eğer video olayı doğruysa; Cristian için elbet birşeyler söyleyecek, tepkimi göstereceğim. Ancak onun için de şu an doğru vakit değil.
Bugün yaptığı 3 günlük işin boşa gittiğini öğrense kıyamet koparacak insanlar; 1 sezonluk emekleri çalınan Fenerbahçe futbolcularını acımasızca eleştirebiliyorlar. Hevesin kaldıysa; o 3 gün boşuna uğraştığın işi tekrar aynı şekilde yap bakalım.
Bir maç yazısından ziyade bir iç dökme olduğunun farkındayım. Ancak insanın kutsal değerleri olmalı ve bu kutsal değerlere sahip çıkmalı. Benim en kutsal değerim; çubuklu formam, şanlı armam. Hâla geçen sezonki golleri izlerken gözlerim doluyor. Hâla 2 Temmuz günü elimde kombinem, Fenerium'dan aldığım yeni antrenman tişörtümle eve mutlu gelişimdeyim. "Sen hayallerdesin" diyenlere net bir şekilde "gerçeğin ta kendisini" yaşadığımı söyleyebilirim. Asıl siz hayallerdesiniz.
Sevgiler benim gibi düşünenler...
Yorum Gönder