Yazan : steven_stiffler 22 Kasım 2009 Pazar

Daum'un Galatasaray maçıyla başlayan ve birkaç maçtır değerlendirdiği Forvet Kazım hamlesinin bugün tutmayacağını bilemezdik.Ancak Mustafa Denizli'nin düşüncesi çok net belliydi.Fink'i Alex'in peşine salıp Alex'i kilitlemek.Alex'i kilitlemek demek bir bakıma Fenerbahçe'nin hücum gücünü de azaltmak demek Mustafa Denizli için.Aslında düşünüyorum da,çok basit bir fikir lan.Yani bunu düşünmek için Mustafa Denizli olmaya,uygulamak için de elinde bir Fink olmasına hiç gerek yok.Herhangi bir hoca bunu deneyebilir.Sonuç alır yada alamaz ama düşünmesi gerekir.

Kazım hamlesi maçın en kritik hamlesi aslında.Maç kazanılsaydı Daum dahi olacaktı.Kaybedildiği taktirde "Semih dururken Kazım'ı niye forvet oynattın?" sorusu akıllara gelecekti.Öyle de oldu.Maç başlar başlamaz kontrolü ele almaya çalıştık.Fakat Beşiktaş buna pek müsaade etmedi.Yavaştan hücumda kendini göstermeye başlamıştı ki,Serdar Özkan'ın penaltı gibi rahat bir pozisyonu kaçırması saç baş yoldurttu Beşiktaşlılara.Aslında birçok arkadaş maçın ilk 15 dakikasında Beşiktaş'ın daha iyi olduğunu,Serdar'ın bu pozisyonunu falan konuşuyor.Oysa Gökhan Gönül'ün Rüştü'yle karşı karşıya çaprazdan vurduğu pozisyon da en az bunun kadar net bir pozisyondu.Serdar belli bir kazmalık standartını aşamayan,ayağının ayarı olmayan (Güiza gibi) bir oyuncu.Gökhan ise topu nereye vurduğunu,vuracağını bilen tarzda bir oyuncu.Açısı da çok müsaitti o pozisyonda...İkisi de net pozisyonlardı abi sonuçta.Dallandırıp budaklandırmaya hiç gerek yok.Fenerbahçe'nin belirli bir onbiri,oyun karakteri ve sahaya yayılımı var.Ayağa top yapan,basit oynayan,iş sıkıştığında bireysel yetenekleri kullanan bir yapıya sahip.Bu yapıda en önemli detay takımın gerçekten bilinçli paslaşması ve savunmada top yaparken bile sakin oynaması.Beşiktaş'ta böyle bir şey yok.Ne oyun karakteri belli,ne kadrosu belli.Bugün 5 gol atan adamın,haftaya yedek kalması söz konusu olabilir.Yerine oturmamış çokça taş var yani.Bu da Fenerbahçe'nin sevdiği türden bir özellik.İlk yarıda özellikle Beşiktaş'ın göbeğini çok rahat geçtik.O çok methedilen Ernst-Fink ikilisinin oynadığı bölgede defansif orta sahamız Cristian bile at koşturdu bir ara.Solda Andre'nin etkisizliği,Carlos'un kendince birşeyler yapması; sağda ise sadece Mehmet Topuz'un bireysel çabaları vardı hücumda.Andre Santos aldığı topları fena kullanmadı ama etkisizdi işte.Topa hakim ama şuursuzca hareketler yapan bir görünüm çizdi.Dolayısıyla kanatlardan pek organizasyon yapamıyorken,göbekten çok zorlanmadan geçmemiz büyük avantajdı.Mehmet Topuz'un etkili olduğu dakikalarda Beşiktaş taraftarının epey bir sıkıntı çektiğini düşünüyorum.En azından tv karşısındakilerin öyle olduğunu gördüm.Tribündeki taraftarlar beklenen tepkiyi göstermediler.Sisli havada,uzaktan şutları içeri alışı zamanında pek çok can yakmış olan Rüştü'nün koruduğu kaleye Carlos'un yaptığı şut denemeleri de çok akıllıcaydı.Tecrübe diye içimden geçirdim...

İlk yarıda tartışılan bir penaltı pozisyonu var.Gökhan Gönül'e Deli İbraam'ın yaptığı hareket.Ben o pozisyonda kasıtlı bir hareket olduğunu düşünmüyorum.İbrahim topa müdahale ederim ümidiyle bacağını koyuyor,Gökhan da takılıp düşüyor.Penaltı çalınabilir de çalınmayabilir de...İkisinde de "neden?" diye sorulmayabilir.Fakat ondan önce bir başka pozisyon var ki;net penaltı.Ferrari ve Kazım olması gerek pozisyonun içinde tam hatırlayamadım şimdi.Ferrari'nin müdahalesi bariz bir şekilde topa değil.Kazım'ın estetikliğinin de payı var bunda...Müdahale net penaltı.

İkinci yarı daha besmele çekmemiştim ki önce Beşiktaş,sonra Fenerbahçe net birer pozisyon buldu.Sahanın en iyilerinden olan Emre'nin sakatlanmasıyla ise ip koptu.Emre'nin sakatlığına üzülemeden golü yedik.Hayatımda gördüğüm en garip ortalardan biriydi golün ortası.Yıllarca sağ ayaklı Ümit Özat sol bek oynadı bizim takımda,yıllarca ayağının dışıyla orta yaptı ama böyle giden bir topunu hatırlamıyorum.İbrahim Üzülmez'in ortası çok garip bir falso alarak Fink'in ayağından ağlara gitti.O topun gol olmaması için,o an oyunda olmayan Serdar Özkan'ın vurması lazımdı.Öteki türlü her şut gole giderdi.Oyun planlarındaki değişiklik,yenilen golün şoku,3 sol bekli kadro derken ikinci gol geldi.O dakikadan sonra ise ne oyun disiplini kaldı,ne başka birşey.Saldım çayıra mevlam kayıra.Semih ve Özer'in bile kurtarıcı olamayacağı dakikalar başladı.Bu maçı,bu gollerle bir de Emreli 11e 11 izlemek isterdim.Eminim ki o 3 gole bir şekilde karşılık verilirdi.Vederson hamlesi saçmaydı.Semih oyuna alınıp,Kazım sağa,Mehmet ortaya çekilebilirdi.Semih'i oyuna alırken oyundan çıkan ismin de Mehmet Topuz olmaması gerekirdi.Üçüncü gol ofsayt ama film kopmuştu zaten...

İlk yarıdaki oyunumuzu beğendim ben.Sezonun geneline sadece o oyunu yayabilirsek şampiyonluk zor olmaz.Zico'dan beri ilk kez böyle farklı bir mağlubiyet gördük yanılmıyorsam.Maçın skor hakkı da bu değildi gerçi...Şampiyonluk inancım yüksek.Kazım'a yüklenmek istemiyorum.İyi niyetine de inancım sonsuz...

Son bir not olarak belirteyim; artık çok sevdiğim Turkforum'da bile spor muhabbetinin tadı yok.Bölümün seviyesi yerlerde,düzgün bir yorum yapınca bile saçma sapan,sinirleri geren cevaplar alabiliyoruz.Antu'ya onca laf söyleyip Antu'dan çıkmayan;çok eleştirdikleri,kendi deyimlerince Antu ağzıyla konuşanlara da iyice kıl olmaya başladım.Bundan böyle Antu'da sallayıp rahatlayacağım,TD'de spor konuşacağım,belki başka bir forumda da genel şeyler...Yetti lan.

Tozlu Sayfalar

Öne Çıkan Yayın

Verona ile Kasıp Kavurduk - FM 2017

Çoluk çocuk sahibi olacak yaşa geldim ama hala Football Manager geleneğini sürdürmekten büyük keyif alıyorum. Benim için bu geleneklerden...

Takip Ettiklerim

Kategoriler

Yazar Kafe

Translator

- Copyright © Serkan Özerik -