Yazan : steven_stiffler 14 Nisan 2011 Perşembe

Tottenham'a mucizenin ötesinde bir şey lazımdı. Taraftar da bunun bilincinde gelmişti maça. Amaçları tur değildi de, Real Madrid galibiyeti görebilmekti. Tipik bir White Hart Lane günüydü. Müthiş bir taraftar desteğiyle başladı Tottenham maça. Ancak sahada hızlı başlayan taraf Real Madrid oldu. Tottenham istekli de olsa yalancı bir baskıdan fazlasını kuramadı Real Madrid kalesine. Yalancı baskı diyorum, çünkü sadece baskı kurmuş gibi gözüküp; tehlikeli pozisyon üretmekte sıkıntı yaşadılar. Sağdan Lennon'ın, soldan Bale'in bindirmeleri Tottenham'ın en etkili silahı her zaman. O yüzden ilk maçta Lennon'ın oynamayışı çok önemli bir kayıptı Tottenham için.

İlk yarı çok da kötü oynamadı Tottenham. O alışılagelmiş baskılı futbolunu oynayamadı tabi ama yine de biraz beceri ve şans olsa 1 gol bulabilirdi. İlk yarı bulunacak 1 gol, az da olsa umut olacaktı Spurs taraftarına. İlk maçta Crouch yakmıştı, rövanşta Gomes yaktı. Gomes iyi kalecidir, tartışmam bile. Ancak Gomes 90 dakikada 10 tane net pozisyon çıkarsa, 90+'da abuk sabuk bir gol yiyerek takımını yakabilecek bir kalecidir. Maalesef bunu sık sık ispat eder. Hele böyle kritik maçlarda bunu yapması saç baş yoldurtacak cinsten. Son sabıkası Manchester United maçındaydı. Youtube'da komik gol videolarında kendine yer edinecek, nesillerden nesile bu golleri izlenecek bir adam Heurelho Gomes.

Real kendini sıkmadı. Aslında Jose'den birkaç değişiklik bekliyordum kadroda. Albiol ile Arbeloa tamam da Granero'yu falan ilk onbirde başlatır diye düşünüyordum. Malum önümüz El Clasico... Jose işi garantiye almak istedi. İlk yarı golsüz bitince de ikinci yarı daha rahat oynadı Real Madrid. Tottenham'da Defoe'nin bu eşleşmede daha etkili olmasını bekliyordum. Ama çok da şans bulamadı hani. Real'in kaybı Ricardo Carvalho oldu. Yarı finalin ilk maçını ıskalayacak tecrübeli stoper.

Yakın zamanda Fenerbahçe ile bu gururu yaşadığımdan Tottenham taraftarının nasıl bir duygu içerisinde olduğunu anlıyorum şu an. Çeyrek Final'e kadar gitmenin, bir dünya devine elenmenin farklı bir gururunu yaşıyorlar. Maç sonu takımlarını da alkışladılar zaten. Şimdi elde kalan tek hedef; yeniden Şampiyonlar Ligi'ne gidebilmek. Çetin geçen bir dördüncülük yarışı var. Ancak geçen sezonki senaryonun tekrarlanması zor değil. Seneye Redknapp İngiltere milli takımının başına geçer mi bilinmez. Ben kalmasını istiyorum tabi ki. Ancak Şampiyonlar Ligi arenasında istikrarlı bir şekilde boy göstermek, ligde de hedefi bir adım yukarı taşımak gerekiyor. Bunun için de bütçeyi iyi değerlendirmek lazım. Tottenham'ın para sıkıntısı yok. Ancak sağ bek, stoper, forvet ve kaleci sıkıntısı giderilmiyor. Şu aşamada bunlar bir sıkıntı olarak görülmeyebilir. Hedefi büyütmek için yetersiz olduğu ise gerçek. Ne Corluka, ne Hutton çok etkili sağ bekler değil. Stoperler çok iyi ancak birinci sınıf bir stoper şart. Assou-Ekotto bile rotasyona çekilip, yerine daha iyisi alınabilir. Orta saha sorunsuz gözüküyor. Lennon'a iyi bir alternatif lazım. Bentley olmadı. Birmingham'da oynuyor şu an ama Tottenham'a döndüğünde yine şans bulabileceğini sanmıyorum. Forvete de Cavani tarzı bir adam lazım. Crouch gibi saç baş yoldurtan, Pavlyuchenko gibi ne yapacağı belli olmayan golcüler sınıf atlatmaz.

Maçtan enstantanelerle bitirelim. Yaşattığın Şampiyonlar Ligi heyecanı ve izlettiğin güzel futbol için teşekkürler Spurs...



Tozlu Sayfalar

Öne Çıkan Yayın

Verona ile Kasıp Kavurduk - FM 2017

Çoluk çocuk sahibi olacak yaşa geldim ama hala Football Manager geleneğini sürdürmekten büyük keyif alıyorum. Benim için bu geleneklerden...

Takip Ettiklerim

Kategoriler

Yazar Kafe

Translator

- Copyright © Serkan Özerik -