Archive for Ocak 2010

Sivasspor 1 - 5 Fenerbahçe

Dün akşam bilgisayarım donanımsal bir problem yüzünden tarafımdan yoğun bakıma alındı.Blogdan ve özellikle internet aleminden yoksun kalmayı bırak,film dizi izleyememek ve FM oynayamamak gibi problemlerle burun buruna kalacaktım.Neyse ki şimdilik takmış olduğum 512 MB ramlerle idare ediyorum :) Heey gidi emektar heey!

İnternet olmayınca futbol pek takip edilemiyor hakikaten.Televizyondan zaten verimli bilgi her zaman alınamıyor.Maçtan önce öğrendim takımın Sivas'a giderken yolda çektiği işkenceyi.Yolculuk hakikaten bazen işkence olabiliyor.Özellikle maça çıkacak bir takım için bu çekilmezlik negatif bir etki bırakabilir.Bir de form tutup sakat olan bir Güiza; Cristian,Lugano,Emre ve Andre gibi de 4 banko oyuncumuzun yokluğu da bizim dezavantajımız olarak gözüken etkenler.Tabi bunlar kağıt üzerinde.Defansta Deniz'in oynayacak olması,sol açıkta Vederson'un oynayacak olması bizi hiç bir takımdan güçsüz yapmıyor bu ligde.

Sivasspor deplasmanları her zaman zor deplasmanlar olarak gözükür.Fakat bu seneki Sivasspor o kadar basiretsiz bir takım ki,güle oynaya çıkılabilecek bir deplasman haline dönmüş Sivas.Kadroları iyi,mutlaka bir çıkış yakalayacaklardır diye düşünüyorum.Ama bunun bize denk gelmemesi de sevindirici.Daum Bekir'i kesin olarak sağ bek alternatifi düşünüyor,o belli oldu artık.Stopersizlikte Deniz'e şans verdi.Deniz çok iyi oynadı,çok da iş düşmedi.Ama Bekir'in stoper olduğunu da unutmamak gerekir.Aubey,Taider,Elrio ligimiz için çok iyi isimler.Elrio'dan pek birşey anlamadım gerçi bugün ama uyum sağlarsa mutlaka faydalı olacaktır.Sivasspor savunmasında Sedat'ın olmayışı -neden yoktu bilmiyorum- onlar için bir handikaptı.2 senedir,bildim bileli Sedat oynuyor çünkü savunmada.Bizde ise deplasmanda Semih ile başlamak,golü bulduktan sonra ileride topu da tutabileceğimizin bir işaretiydi.Golü bulduk,ileride top tutmayı denemeye fırsat bulamadan golü yedik.Mehmet Yıldız klasına yakışır,şık bir gol attı.İkinci yarıdaki iyi başlangıcımızın ardından Deniz'in geçen haftaki gibi müthiş bir pas atmasıyla bulduğumuz gol,ardından Uğur Boral'ın maçı koparışı bize güle oynaya bir 3 puanı getirdi.Sivas'ta puan kaybımızı bekleyenlerin hevesi kursağında kaldı yine tabi.Sivasspor'da en beğendiğim adam olan Abdurrahman bugün ne ofansif,ne defansif bir katkı sağlayamadı takımına.Özellikle otoban oldu hatta o kanat.Üstelik sadece Uğur Boral'ın kullanmasıyla...Uğur Boral'ın yeteneği tartışılmaz.Ama savrukluğu da...Ben ona "deli fişek" diyorum.Deli dana gibi topla koşar,adam geçer,sağa çeker; orta yapar veya şut atar.Fikstir.Bugün attığı goller,oynadığı olumlu futbol ile yöneticilere "Transfere gerek yok" mesajını verdi.Bu mesaj uzun lig maratonunda başımıza iş açar mı bilmiyorum.

Alex hiç ortalıkta gözükmedi maç boyunca.Ama atılan gollere bakıyoruz,Alex'in öldürücü pasları başrolde yine.Deniz'in savunmadaki "oyun kurucu stoper" rolünü başarıyla üstlenmesi de büyük beğenimi kazandı.Seviyorum Deniz'i ve Deniz gibi joker oyuncuları.Biraz daha şanslı olsaydık tarihi fark bile atabilirdik bugün.Özellikle Mehmet Topuz çok şanssız günündeydi.Daum'un genç Gökay'ı kadroya alması da Gökay için büyük moral olmuştur eminim.Gökay'da gelecek var diyorlar,izlemek görmek kısmet olmadı henüz.

Futbolculara sorsanız; "Fikstür avantajına inanmıyoruz hede hödö" derler.Ama şu an gözüken bir fikstür avantajımız olduğu kesin.Böyle bir deplasmanından alınan 3 puan da artı bir moral-motivasyon getirir.
31 Ocak 2010 Pazar
Yazan: steven_stiffler
Kategori : ,

Eguren Lazio'da

Eldekinin değerini bilmeyince,kendi takımlarında alternatif oyuncu olan isimleri alırsın böyle...Lazio Ledesma'nın yerini Eguren ile dolduracak.Sezon sonuna kadar kiralandı Villarreal'den.Cigarini ismi beni biraz heyecanlandırmıştı.Onun dışında D'Agostino da gündemdeki diğer isimdi.Ledesma da muhtemelen Inter yolcusu...

Eguren Ledesma'dan iyi midir?
Bence değildir.
Ledesma kadar faydalı olabilir mi ?
Olabilir.
Dabo ile Baronio'dan iyi midir ?
Ona şüphem yok.

Lazio'nun işini görecek bir futbolcudur.Ama Lazio daha iyilerini hakeden bir kulüp.Stoper transferi gündemde şimdi de.Eee nihayet diyeceğim alınırsa.Valencia ile anlaştı denilen Ricardo Costa ismi ön planda.Hayırlısı...
28 Ocak 2010 Perşembe
Yazan: steven_stiffler
Kategori : ,

Tottenham 2 - 0 Fulham

Tottenham, Leeds karşısında kupada son dakikada yediği golle işi rövanş maçına bırakmıştı.Fulham ise bu sene beklentileri karşılayan,ortalama bir sezon geçiriyor.Zamora'nın dönüşü Fulham için en büyük moral oldu maç öncesi.Premier Lig'de Londra'nın en düşük itibarlı derbisi oynandı dün akşam.West Ham-Fulham'ı da bu şekilde sayabiliriz herhalde.Fulham'ın zayıflığı bu derbileri çok çekici kılmıyor.En azından benim için öyle.

Redknapp'ın herşeyde bir bildiği vardır muhakkak.Ama Bale yerine Assou Ekotto'yu tercih etmesini sevmiyordum pek.Bale çok iyi,potansiyeli yüksek,belki de geleceğin en iyi sol beklerinden birisi olarak lanse ediliyordu.Çok fazla izleme fırsatı bulamadık ama oynadığı maçlarda pek sırıtmayan bir yapısı var.Tipik ada futbolcusu...Leeds maçında 11'de oynamıştı.Dün akşam da 11de sahaya çıktı.Crouch iyi form tuttu.Bazen takımı frenlese de gollerini attıkça faydalı oluyor.Zaten Crouch,Zigic gibi adamlar takımı frenler.Gol attıkça telafi ederler.Akşam Crouch'un golünde ekstra bir pay sahibi olan isim var ; Luka Modric.Karadenizli kardeşimiz Luka Modric adeta dışarı giden topu çevirip gol attırdı Crouch'a.Aklıma Volkan'ın Kasımpaşa maçında auta giden topu içeri alması geldi hemen.Sen de adamsın Modric.

Bentley en son Wigan'a frikikten bir gol atmıştı.Biraz da şans eseri kaleciye çarpıp girmişti.Dün akşam da baraja çarpıp yön değiştiren topu gol oldu.Bentley'in biraz daha kendini toparlaması lazım.Tottenham'a gelip,kaybolup giden isimlerden olacak bir oyuncu değil çünkü.

Tottenham aldığı bu galibiyetle ilk 4 iddiasını sürdürdü,herşeyden önemlisi o.Fulham da 9.sırada.İyidir,sezon sonuna kadar böyle götüremezler belki ama en azından korku yaşayacaklarını sanmam.
27 Ocak 2010 Çarşamba
Yazan: steven_stiffler
Kategori : ,

Filipe Luis

Deportivo'nun 23 yaşındaki sol bek oyuncusu Filipe Luis, Cumartesi akşamı Deportivo-Bilbao maçında attığı gol ile birlikte ciddi bir sakatlık geçirdi.Sakatlığından dolayı yedek kulübesindeki arkadaşları,hocası,ve kulüp başkanı göz yaşlarını tutamadı.Filipe Luis için sezon başı Barcelona 9 milyon € teklif etmiş,Deportivo kabul etmemişti.Daha sonra Barça Maxwell'i renklerine bağlamıştı.Şimdilerde ise Filipe Luis'in ismi Real Madrid sol bekine geçiyordu.Oyuncunun menajeri tanıdık bir isim olan ; Juan Figer bu arada.

Nice yıldız adaylarının sakatlık kurbanı olduğu yeşil sahaların son kurbanı Filipe Luis olmaz inşallah.Çok yetenekli,çok iyi bir sol bek oyuncusu.En kısa zamanda sahalara dönmesini dileyelim...

Gol ve sakatlanma pozisyonu videoda;

25 Ocak 2010 Pazartesi
Yazan: steven_stiffler
Kategori :

Fenerbahçe 3 - 1 Arkasspor

Öncelikle resmi siteye bir sitem...Şu fotoğraf ile yapmışlar haberi.Fotoğraf Galatasaray'ı yendiğimiz maçtan.Maç kendi evimizde oynanıyor.Mutlaka fotoğraf çekiliyor.Maç sonu resmi yayın organımızda eski bir maçtan fotoğraf ile haber duyuruluyor.Olacak iş değil...

Fenerbahçe ile Arkasspor arasındaki maçlar bu sezon izlediğim en güzel voleybol maçları.44-42lik uzun yıllar göremeyeceğimiz bir set de var bu maçların içinde...Bugün yine çekişmeli ve zevkli bir maç izledik.Özellikle bayan takımın rakipsizliği taraftarı "nasıl olsa yeneceğiz" havasına sokuyor.Erkek takımımız da fena değil ama en azından 3 tane dişli rakibi var.Bunlardan biri de Arkasspor.Arkasspor'un yabancıları çok kaliteli.Özellikle Meszaros'u ilk kez bugün izledim.Aralık ayında transfer etmişler.Çok sert servisleri var,çok etkili bir silah.

Maçı 3-2 kazanırız diye bekliyordum,3-1 oldu güzel oldu.Üstelik ilk seti kaybetmemize rağmen motivasyonumuz düşmedi.Setler yine başa baş,kıran kırana gitti.23-25,27-25,25-22 ve 25-22 lik setlerle maçı 3-1 kazandık.

Coşkoviç her zamanki gibi iyiydi de Gabe Gardner bence bu maçın en iyisiydi.Bu sonuçla 34 puanla 2.sıraya yükseldik.

Aynı saatte Beşiktaş CT - Darüşşafaka basketbol maçı boş tribünlere oynandı.Galatasaray-Gaziantepspor futbol maçı da aynı şekilde.Ama Fenerbahçe-Arkasspor maçı dolu salona,maçın başından sonuna dek destek olan taraftarın önünde oynandı.Haa 1100 kişilik salondur,dolması zor değil diyebilirsiniz.Voleybolun, Futbol ve Basketbola oranla izlenme oranlarının çok düşük olduğu gerçekken Fenerbahçe taraftarının bu maça ilgisiz kalması güzel bir olaydır...Helal olsun 12 numara.Keşke imkanımız olsaydı,biz de gidebilseydik...
24 Ocak 2010 Pazar
Yazan: steven_stiffler

Eczacıbaşı 0 - 3 Fenerbahçe

Vakıfbank ile birlikte bizi zorlama kapasitesine sahip iki takımdan birisi sayılan Eczacıbaşı'nın, en önemli silahı Mirka Francia olmadan sıradan bir takım olduğunu görmüş olduk bugün.Eczacı'nın zaten sayı yükünü çeken oyuncusu Mirka.Fenerbahçe'de Gamova gününde olmasa Osmokrovic iş bitiriyor.Seda iş bitiriyor,Eda iş bitiriyor.Yedekten gelen Alice iş bitirebiliyor.Eczacıbaşı'nda bu yok.Sadece Mirka var.Geçen sene Telekom'da da sadece Agüero vardı.Bu sene Vakıfbank Eczacıbaşı'ndan daha iyi bir takım bence.En azından kadroları daha iyi.

Mirka olmayınca kazanmak için kendimizi fazla sıkmamıza gerek kalmadı.Hoş Mirka olsa ne farkedecekti ? Sadece biraz daha sağlam tutmak zorunda olacaktık savunmayı.Ya da Eczacı bir 10-12 sayı fazla alacaktı.Setler yine bizim olacaktı.Osmokrovic oyuna iyi başladı,Gamova sessiz sedasız epey sayı aldı.Osmokrovic'e hayranlığım her gün artıyor.Savunması da çok gözüme batmaya başladı son zamanlarda.Önceden sadece hücum yönüne dikkat ediyordum ya da...Voleybolu çok derin analizler yapacak uzun süredir takip eden biri değilim.

Ligde 13.maçımızı da kazanarak yola devam ediyoruz.Sene sonuna kadar da böyle devam edeceğimizi düşünüyorum.Nihan'ın Neon formasını çok beğendim.Bu sene ilk kez giydi sanırım.Bu arada bu sezon Merve hariç her oyuncumuzdan yararlanıyoruz.Geçen sezona bakıyorum da ; kadromuz hakikaten çok üst düzey bir kadro değilmiş.Geçen sezon o kadroyla şampiyon olmak gerçekten çok büyük başarı.
23 Ocak 2010 Cumartesi
Yazan: steven_stiffler

Lazio'nun son 22 yılı

Heeeey gidi 99-2000...
Yazan: steven_stiffler
Kategori :

Fenerbahçe 3 - 1 Denizlispor

Gündüz yazdığım tezahürattan sonra böylesine mücadele gücü yüksek bir maç çıkarmamız çok mutlu etti beni.Totem olarak her hafta deneyebilirim.Tromsö'nün zemini gibi kötüydü bugün zemin.Kazma kalecilerin korkulu rüyasıdır bu havalar.Seken her top gol olabildiği gibi,suya takılan top yavaşlayabiliyor da...Bu tip bir maçta ekstra şans ister kalecilik.Bu şans Özden'de belli bir âna kadar vardı sanki bugün.Zaten bu Denizlispor'la maçlarımızda kaleye genelde Wakabayashi geçer.İlk yarıdaki oyunumuz çok ahım şahım değildi.İkinci yarıda bambaşka bir kimlikle sahadaydık.Daha çok arzuladık bir kere.Daum riskler almasını bildi.Özer,Gökhan,Güiza,Semih,Andre Santos ile adeta "Hurraaa" dedi.Denizlispor sahada ne yaptığını bilmeyen bir takım görüntüsündeydi.Gol atmaları çok zor gözüküyordu.İlk pozisyonlarında golü buldular.Youla'ya da bu yüzden ayrı kıl olmuşumdur hep.80 pozisyona girer,1 tanesini atar.O da bize denk gelir.FM'de çok başıma gelir bu.Maç öncesi bilgilerde "Şamil 16 maçtır gol atamıyor" yazar.Şamil o maç bizim takıma gol atar.Oyunda en sinir olduğum detaydır.Gerçi Youla büyükleri pek es geçmiyor,hakkını yemeyelim.

Özer'in ligdeki ilk golünü,çok kritik bir anda atması golü daha da özel kıldı.Güiza ise Denizli maçlarını seven bir hâl aldı.3 maçtır Denizlispor'u boş geçmiyor.Çift forvette daha etkili olduğunu yine ispat etti.Ama her zaman çift forvet oynamayacağız da gerçek.Deniz'in 3.golde yaptığı orta çok klas.Ön liberolarımızdan pek gördüğümüz bir hareket değildir.Deniz çok faydalı ve oyun zekası gelişmiş bir oyuncu.Belli bir kapasitesi var,onun üzerine çıkamıyor tamam ama iyi niyetle verilen görevi her zaman yapıyor.Baroni'nin cezalı olacağı Sivas deplasmanında umarım Selçuk yerine Deniz'i izleriz.

Denizlispor'dan nefret ediyorum.Malum sebepten dolayı evet.Küme düşmesini isteyeceğim ilk takımdır.Umarım bu sezon düşerler.Evlilik olayından şimdiden korkan biri olarak söyleyebilirim ki ; Denizlispor'dan nefret ettiğim kadar bir kızı sevsem, yarın gider evlenirim...Denizli kümeye!
22 Ocak 2010 Cuma
Yazan: steven_stiffler
Kategori : ,

Vira Bismillah!

Ligin 2.Yarısı bu akşam oynayacağımız Denizlispor maçıyla start alıyor.Her başlangıçta olduğu gibi yine bir heyecan var içimde.Yine Fenerbahçe'ye kavuşacak olmanın mutluluğu var.Rakibimizin de nefret ettiğimiz bir takım olması bizi ayrı bir hırslandırıyor.İnşallah bu hırs futbolcularımıza da yansır,bu akşam 3 puanı alırız.

Sen o formayı ıslat,
Mücadele et,
Yeter ki iste...
Biz hep olduk arkanda,
Oluruz yine
Yenilsen bile...

Vira Bismillah! Saldır Fenerbahçe!
Yazan: steven_stiffler
Kategori : ,

Liverpool 2 - 0 Tottenham | Webb adam değilsin

Howard Webb; PSV deplasmanında Deivid'i yok yere attığından beri sevmediğim hakem listesinde başları çeker.Geçen sene de Chelsea'yi yakan Ovrebo'yu eklemiştim yanına.Zaten ikisini karıştırıyorum sürekli.Kel olmalarından sanırım...İkisi de adam değil.

Tottenham akşam aman aman bir futbol oynamadı.Liverpool'un stresi,kazanma zorunluluğu vardı.Onları iyi değerlendiremedi Tottenham.Liverpool savunmasında Degen ve Kyrgiakos gibi iki yetersiz eleman olması da Tottenham için avantajdı.Haftasonu White Hart Lane'de Hull'ı yenememek, daha doğrusu kaleci Myhill'i geçememek Tottenham'a pahalıya mâl olabilir demiştik.O maçta 3 puan alınsa,dün akşam yenilmek gibi bir lüks oluşurdu.Alınamayan 2 puanın ardından Liverpool'a da kaybetmek sadece puan kaybı açısından dezavantaj olarak düşünülemez.Liverpool'un moral bulduğunu,yarışın içine daha fazla girdiğini net olarak söyleyebiliriz.Tottenham'ın verilmeyen bir golü var.Karar hatalı.Kaleciye faul olmadığını düşünüyorum o pozisyonda.Maçın sonunda Ngog'un kendini fasülyeden yere atmasına çalınan penaltı da aynı zamanda Tottenham'ın çalınan son umudu demek.Son iki maçta önce Myhill,sonra Howard Webb Tottenham'a darbe vurdu.Myhill'inki helaldir,Webb'inki ise tartışılmaz rezalettir.
21 Ocak 2010 Perşembe
Yazan: steven_stiffler
Kategori : ,

Fiorentina 3 - 2 Lazio | Elendik

Geçen sezon kazandığımız,tesellimiz olan İtalya Kupası'ndan dün akşam Fiorentina mağlubiyetiyle elendik.Hala Dabo'dan,Brocchi'den medet umuyoruz.Lazio'nun bu adamlardan acil kurtulması,transfer dönemi bitmeden 1 tane banko oynayacak stoper bulması gerekiyor.Twente'li Douglas ismi geçiyor,ama zor bir transfer.UEFA'da yoluna devam eden Twente'nin satacağını zannetmem.Zaten adam kalas tipli falan ama Hollanda vatandaşı yapmaya çalışıyorlar.

Fiorentina bu yıl iyi maçlar çıkarıyor.Son maçta sürpriz bir mağlubiyet alıp bu maça ekstra motive oldular.Genel olarak da iyi takım zaten,kupayı alabilirler bu yıl.Lazio'da ise tek hedef ligi bitirebildiğince üstte bitirmek artık.
Fiorentina : Frey - De Silvestri,Kroldrup,Natali,Pasqual (53'Gobbi) - Donadel,Montolivo,Santana (60'Marchionni),Vargas - Mutu( (74'Carraro),Gilardino

Lazio : Muslera - Diakite,Stendardo (46'Foggia),Radu - Lichtsteiner (79'Del Nero),Brocchi,Dabo,Kolarov,Mauri (70'Makinwa) - Rocchi,Zarate

Sarı Kartlar : Santana,Vargas,Dabo,Donadel,Radu,Brocchi,Kolarov

Goller : 8' ve 43' Mutu , 50' Zarate , 58' Kroldrup , 68'Rocchi
Yazan: steven_stiffler
Kategori : ,

Rize'den Messi Geçmiş

Hep duyarız ; "Hyppia Samsun'a geldi,beğenilmedi." , "Antep Kaka'yı beğenmedi" hikayelerini.Messi de Rizespor'a gelmiş 2000 yılında.Resimdeki elemanın adı Mbida Parfait Messi.1980 doğumlu,Kamerunlu.Orta Sahada oynuyor.Olhanense takımında kariyerini sürdürüyor 2006 yılından beri...Messi ile tek benzerliği soyismi.Zaten kariyer olarak orta sınıf topçu bile diyemeyeceğimiz,yoldan geçen bir adam bizim için...4 kere milli olmuş.Lokeren ve Wisla Krakow oynadığı tanıdık takımlar.2000-2001 yılında Rizespor kadrosunda bulunmuş,hiç forma giymemiş.Heeeey gidi Messi heeey...
19 Ocak 2010 Salı
Yazan: steven_stiffler
Kategori :

Antalyaspor 4 - 3 Fenerbahçe | Seyirlik Maç

Şöyle Selçuk'un cepheden yer aldığı bir fotoğraf ile başlayayım ki; belki biraz sempatimizi kazanır.Yıllardır Fenerbahçe'de adam.Ne bizim taraftarımızın Selçuk'u seveceği var,ne de Selçuk'un top kaybetmemeyi öğreneceği...İyidir Selçuk,ben severim.

Takım gruptan çıkmayı garantilemiş.Daum yine asları sahaya sürüyor.Hocamızın şu olayını bir türlü sevemedim.Fenerbahçe taraftarı gençleri sahada görmek istiyor.Bugün için yapılan Mert tercihi çok doğruydu o yüzden.Volkan Babacan da genç ama verilen şansları değerlendirmeyi başaran bir kaleci değil.Çok abuk goller yiyor.Ben iyi bir kaleci olacağını düşünmüyorum.Mert'in fiziki görünüşü daha bir güven veriyor insana.Bekir'in tekniği falan iyi.Sağ beki de iyi idare ediyor oynadıkça.Ama stoper alternatifimiz yok.Yarın öbür gün başımız sıkışırsa Bekir'e "Hadi çık stoper oyna" demek zorunda kalacağız.Bence şimdiden stoperde değerlendirilmeli.Ali Bilgin sağ bekte daha uygun olabilir.

Cristian nihayet dinlenme fırsatı buldu.Geldiği günden beri maç yapıyor adam.Maç fena tempoda başlamadı.Fenerbahçe'nin kafası rahat olduğu zaman çok farklı bir oyun seyrediyoruz.Takımdaki rahatlık bugün oyuna yansıdı.Özellikle Andre Santos'a yaramış bu rahatlık.O nasıl zevk veren bir futboldu öyle.Ayrıca 90 dakika ayakta kalmasını bildi.Yumuşak,teknik oyun stilini sağlam fizik gücüyle birleştirdi bugün ve resital sundu bizlere.Çek bu maçtaki görüntülerini,YouTube'a koy,15 milyona sat(!)Karşısında oynayan Sedat ve Erhan savunmada çok acizdi kabul.Ama Andre Santos sadece hücumda değil,savunmada da iyi oynadı.

Takım çok olumlu pas trafiği oluşturdu bugün.Ali Bilgin gibi niteliksiz bir adam,Bekir gibi devşirme bir bek bile bu pas trafiğinde olumlu ve şık paslar kullandı.Uğur Boral ilk yarıda Andre ile uyumlu bir ikili oluşturdu.İkinci yarı her zamanki gibi oyundan düştü.Antalyaspor'da Tita'yı oldum olası beğenmem,gereksiz bulurum.Sırf Brezilyalı diye topçu yapılmış bir adam.Bugün çok hırslı ve istekliydi.Takımının en iyilerindendi şüphesiz.Dijehoua ve Necati göze batan diğer isimlerdi.İki takımda da üst düzey performans veren oyuncular olunca maçın seyir zevki epey yüksek oldu.Tabi bunların yanında düşük performans veren isimler olmasa bu kadar gol olmazdı yine.Örneğin ; Lugano.Necati'nin ve Dijehoua'nın 2.golünde inanılmaz hatalı.Profesyonelliğine güvendiğim bir isim,maçtan sonra görüntüleri izledikten sonra bir daha yapmamaya özen göstereceğine eminim.Ama bir lig maçında olsa gerçekten çok büyük zarara uğratabilecek hatalardı.Koca göbekli Necati süratle koşarken,Lugano antrenman temposunda takip etti.Şaşılacak iş.Bugün Mert ilk maçında 4 gol yediyse,Lugano ve Bilica ikilisinin kendisine bir özür borcu olduğu gerçek.

Atılan goller çok şık.En güzeli Güiza'nın golü bence.Gökhan'ın hızla rakibi çalımlayıp attığı pas da herşeye bedel benim için.Anelka'dan beri bu hareketi yapan bir forvetimiz olmadı.Hep rakibi süratle çalımlayıp gol atan ya da asist yapan adam görmek istemişimdir takımda.Gökhan bugün bu işi yaptı.Gelecek için de bunun teminatını verdi.2 metreden kaleye top yuvarlamaktan aciz golcümüz Güiza'nın usta vuruşu da çok iyiydi.

Fenerbahçe Alex gidene kadar tek forvet oynamaya mahkum diye düşünüyoruz ya,o koca bir yalan.Daum olduğu sürece Fenerbahçe tek forvet oynayacak.Alex gidene kadar değil...Alex gidecek yerine Özer geçecek.Özer'in Alex'ten artısı daha fazla oyunun içinde gözükmesi,daha fazla mücadele etmesi.Ama Alex'in oyun zekası tabi ki Özer'de yok.Özer oyuna farklı bir ivme kazandıran oyuncu.Bence Alex'in yerinde değil de sağ kanatta denenebilir.Öyle olduğu dakikalarda Güiza ile Gökhan bile verimli oldu bugün.Geleceği göz önüne aldığımızda çok daha uyumlu bir ikili yakalayabiliriz.

Beklentilerimin üstünde bir maçtı.Zevkle izledim.Dilerim ligde böyle bol gol yediğimiz bir maç olmaz,hepsini 1-0 kazanmaya razıyım.
18 Ocak 2010 Pazartesi
Yazan: steven_stiffler
Kategori : ,

Fenerbahçe 3 - 0 Galatasaray | Fotoroman

Cumartesi günü Fenerbahçe Acıbadem-Galatasaray maçına gittim.Skoru bile bile maça gitmek gerçekten garip oluyor.Sonunu bildiğin bir filmi tekrar izlemekten farkı yok.Galatasaray'ın kadrosu geçen yıllara oranla gerçekten kaliteli.Geçen sene bu kadro olsaydı en azından kafa kafaya oynarlardı.Bizim bu sene ligin üstündeki kadromuz ile şampiyon olmamamız çok büyük mucize olur.

Maça ilgi çok büyüktü.Fazla takip edilmeyen bir branş 2 sene içerisinde çok büyük gelişim göstererek en çok takip ettiğimiz bir branş oldu bizim için.Galatasaray taraftarı ev sahibi olduğu maçta da,bu maçta da parmakla sayılacak kadardı.Biz ise tribünleri tıklım tıklım doldurduğumuz gibi 400 civarı taraftarımız da dışarıda kalmak zorunda kaldı.

Tribünde maça fazla konsantre olamadım.Takıma destek olarak üzerimize düşen görevi yaptık.İkinci sette basit bireysel hatalar yaptığımız için set başa baş gitti.Diğer 2 sette zorlanmadık yine.
Naz ile Merve maç öncesi dedikodu yapmayı eksik etmediler :)
Naz'dan masum,Gamova'dan sinsi bakışlar...
Songül ablası Naz'a şefkat gösterirken...


Takım kadroları açıklanırken...
Eda ve Naz gibi yedekler her takımda bulunmaz.
Hocamız taktik verirken...
Ders başlasın...
Topu ilk görene gofret hediyemiz var.
Seda Tokatlıoğlu
Sığmadık!
1-2-3-4-5-6-7-8-9-10 kişi
Ayça çok neşeli voleybol oynar.
1.Teknik mola sonrası...Hoca "kendizi sıkmayın,rahat rahat oynayın" derken...
Gamova candır.
Maç boyunca gördüğüm,Galatasaray'ın smaç vurmaya çalışan tek oyuncusu ; Ivana.
Gamova sert vurur ama incitmez.
20 maçtır seviniyoruz.

Yapma bunu Gamova! Yapma bunu!


Sayı olmama ihtimali olmayan top.

İpek-Nati-Gamova-Hakem

Ha Gayret!

Güle oynaya 3-0...

Maç sonu...Nihan Yeldan'ı ayrı bir seviyorum bu arada...

Yine bekleriz...

Sarı Meleklerimiz...
Fotoğrafları Ari FENER çekti.Eline sağlık Arif...Hepsi birbirinden kaliteli.Özellikle kaliteli olanları sen biliyorsun zaten :)
Yazan: steven_stiffler

Atalanta 3 - 0 Lazio

Lazio ezeli rakiplerinden Atalanta'ya deplasmanda 3-0 mağlup oldu bugün.2010 yılındaki ilk mağlubiyetini almış oldu takım.Atalanta çalışılmış golleri,göstere göstere attı adeta.

Lazio : Muslera - Siviglia,Stendardo,Radu - Lichtsteiner,Firmani (81'Dabo),Baronio,Del Nero (46'Mauri) - Rocchi,Zarate,Floccari (73'Inzaghi)

Atalanta : Coppola - Capelli (76'Peluso),Talamonti,Bianco,Bellini - Pinto (61'Ceravolo),Guarente,De Ascentis,Padoin - Doni - Tiribocchi (80'Chevanton)

Goller : 5' ve 9' Doni , 35' Padoin

Sarı Kartlar : Doni,Baronio,Bianco,Capelli,Guarente,Padoin,Floccari,Radu
17 Ocak 2010 Pazar
Yazan: steven_stiffler
Kategori : ,

Tottenham 0 - 0 Hull City

Haftaya Man.City'nin 1 puan gerisinde giren Tottenham, City'ye oranla daha kolay bir maça çıkacaktı bu hafta.City formda Everton deplasmanına çıkacak,Tottenham sahasında Ligde kalma mücadelesi veren Hull ile karşılacaktı.

Şampiyonlar Ligi'ne kalma hedefi Tottenham taraftarlarında ciddi bir heyecan yarattı bu sene.Forumlardan takip ettiğim kadarıyla Spurs'ün ligi ilk 4 içerisinde bitireceğine emin olan taraftarları var.Şu anki gidişat da bunu gösteriyor.Ama bu tip hedeflerde her zaman alttaki takımlar çok kritik roller üstlenmiştir.Zirvedeki rakibi yenip puan olarak yaklaşabilirsiniz.Ama alttaki takımlara kaybettiğiniz puanlar takımı daha strese sokar.Çünkü arkadan gelen birileri mutlaka vardır.Tottenham da bu durumda şu an...İlk 4 gediklisi Liverpool alt sıralarda,yine puan kaybetti.Ama son haftaya kadar ilk 4 için mücadele edecek kadro yapısına sahip bir takım.Man.City şu an Tottenham'ın en ciddi rakibi gözüküyor.İkisi de benzer istikrarsız sonuçları alıyor.Ama kadro kalitesi City'yi bir adım önde tutuyor.Aston Villa çok iyi gidişat içerisinde ve bu ikiliyi uzunca bir süre zorlayacağa benziyor.

Hull zayıf takım.Kadrosunun Premier Lig düzeyinde olduğuna inanmıyorum.Birkaç oyuncu takımı sırtlıyor.Kimi zaman Bullard,kimi zaman Hunt,kimi zaman Geovanni.Menajer Phil Brown takımını haddini bilerek oynatıyor maçlarda.Dün yine böyle bir oyun oynayacağı belliydi.Ama Tottenham araya mutlaka gol sıkıştırır diye düşünüyordum.Hull maç boyu takım halinde gerideydi.Tam deplasmana beraberliğe gelmiş takım görüntüsündeydi.Ara sıra Geovanni ve Hunt ile pozisyon üretmeye çalıştılar.Maç boyu savunma yapan takımlar mutlaka rakibe etkili pozisyon verir.Hull da verdi.Özellikle 2 pozisyon var ki; Tottenham'lılara saç baş yoldurttu.Birini Defoe,birini Keane kaçırdı.Ya da Kaleci Myhill kurtardı mı desek bilmiyorum.Ama o golleri kaçırmak,kurtarmaktan daha zordu.Defoe ve Keane klaslarına yakışmayacak şekilde kaçırdıkları gollerle Tottenham'ın sahadan 1 puanla ayrılmasına sebep oldu.

Çarşamba günü Anfield'a gidiyor Tottenham.Çok zor maç olacak,Liverpool'un kazanmaktan başka çaresi tabi ki yok.Tottenham için 1 puan iyidir diyorum.Ama böyle Hull gibi takımlardan alınamayan puanlar oldukça ilk 4 zor gözüküyor.
Yazan: steven_stiffler
Kategori : ,

Helal olsuuuun kızlar! 3-2

Maç saatine hangi organımla baktıysam 20.30 diye aklımda kalmış.Maçı açtığımda 2-0 gerideydik.Küçük çaplı bir şok yaşadım.Şoktan ziyade bir şaşkınlık hissi vardı.Üstelik o esnada 3.sette de gerideydik.Önce savunmayı sertleştirdik.Sonra Gamova'ya yüksek toplar attık.Başa baş bir halde geçen 3.seti Frauke bitirdi.4.Sette baştan sona üstün oynadık.Savunmadaki öz verimize hayran kaldım.Nihan Yeldan zaman zaman kendini aşan toplar karşıladı.İpek Soroğlu formamız altında en iyi maçını oynadı.Bu seti de alarak skoru 2-2ye getirdik.Tie Break setinin büyük bölümünü geride geçmemize rağmen sonlara doğru toparlayarak maçı kazandık.Müthiş bir maçtı.Nihayet bize heyecan veren bir rakiple karşılaştık.Maç içerisinde çok güzel sayılar,çok güzel ralliler izledik.İki takıma da teşekkür etmek lazım bunun için.Dinamo Moskova gibi bir takım karşısında 0-2 geriye düşüp 3-2 maçı kazanmak müthiş bir duygu.Oyuncuların hepsini ayrı ayrı tebrik etmek gerek,helal olsun kızlar!

Taraftara da ayrı bir parantez açmalı.Müthiştiler.Özellikle 4.Sette inanılmazdılar.Bando da çok iyiydi.Tüylerim diken diken oldu zaman zaman.Maçta herşey vardı.Hırs,kazanma arzusu,taraftar desteği,azim ve zafer...Gurur duydum.

Bu kızlar bu kupayı Fenerbahçe'ye,Türkiye'ye getirecek! Tüm kupaları hakediyorlar.Helal olsun!
14 Ocak 2010 Perşembe
Yazan: steven_stiffler

Bol Keseden Atışlar#6

Güne Sound Of Silence söyleyerek başladım yine.Sabah evden çıktığımda nedense bu şarkı dilime dolanıyor.The Graduate'i izlediğimden beri gelenek oldu bende bu.Çok sevdiğim,bu olağanüstü müzikle başlayan filmin güzel bitmesinden kaynaklanıyor olabilir.Günü güzel bitirmek için bu şarkıyla,filme başlar gibi güne başlıyor olabilirim.Ne idüğü belirsiz bir ruh halindeyim yine...Not alma huyu edindim,ne görsem not alıyorum."Haaasss kalemim nerde?" moduna girdiğim bile oluyor.Bir kaçını da burada yazıyorum.

  • Resimdeki filmi önereyim ilk olarak.Futbolu seven,sporu seven insanlarız.The Blind Side da bunu konu alan bir film.Bir Amerikan futbolcusunun gerçek hayatından alıntı bir film.Elemanımızın adı; Michael Oher.Her iri ve şişman Michael'da olduğu gibi ona da "Big Mike" diye hitap ediliyor.Kendisi 1986 doğumlu ve aktif olarak Amerikan Futbolu oynamaya devam ediyor.Film yakın geçmiş zamandan yani...Sandra Bullock seksi hatundur,hoş hatundur da oyunculuğunu pek sevmezdim.Bu filmde kaliteli bir oyunculuk sergilemiş.İnsancıl tavırları ile de "Sen ne güzel insansın be Sandra!" dedirtiyor filmde.IMDB puanı da yüksekmiş,izlemeyen varsa izlesin.Duygulanmak iyidir.
  • Markete girdiğinde ne alacağını bilemeyen bir insan evladıyım.Pringles vazgeçilmezdir,her zaman yenilebilitesi vardır.Lakin söz konusu tatlımtrak şeyler olunca karar veremediğim oluyor.Şölen'in Biscolata Stars bisküvisini denedim geçen tesadüfen.Çok hoşlaştım.Alpella Harby'nin bisküvi versiyonu.Epey var paketin içinde,tatmin ediyor.Lezzeti de hafif ve denemeye değer.
  • Akşama Fenerbahçe'nin Bayan Voleybol Şampiyonlar Ligi maçıyla,Basketbol Euroleague maçı çakışıyor.Aman unutmayalım!Voleybolda nasıl olsa kazanıyoruz,azıcık ucundan göz gezdirip basketbol maçına dönmeyi düşünüyorum.
  • Voleybolda Azzerail Bakü,Eczacıbaşı Zentiva'ya yenilmiş akşam.Severim Bakü'yü,Valeriya Korotenko geçen yıl Fenerbahçe'nin şampiyonluğunda büyük pay oynamıştı.Çok da kaliteli liberodur.Futbol maçında kaleye koysan Volkan Babacan'dan daha çok top kurtarır.Özlüyoruz...
  • Daum iyi hoca,ligi bilen hoca tamam.Ama takıma her rakibe karşı aynı oyunu oynatmasını sevmiyorum.Sevemeyeceğim.Rakip kim olursa olsun,aynı oyunu oynuyoruz.
  • Chuck'ın 3.sezonu başladı,3 bölüm oynadı bile.Yvonne'u özlemek farz da Ajan John Casey'i bile özlemişim.Neyse spoiler veresim gelmeden bitireyim Chuck konusunu.
  • Afrika Kupası ne lanet bir kupadır.Togolu oyunculara yapılan saldırı ile zaten kirli başlayan bu kupa bahis oynayanların da son günlerdeki küfür ihtiyacını karşılıyor.Türk insanı söver.Küfürlü esprilere güler,küfürden haz alır.
  • Fenerbahçe taraftarı olarak yönetimden transfer bekliyoruz.Sabırsız bir transfer kitlesiyiz kabul.Erken transfer yapıp,oyuncunun takıma uyum sağlamasını hızlandırmak tabi ki hoş olur.Ama erken adam alamadık diye de panik yapmaya gerek yok.Elbet transfer yapılacak.Henüz vakit var.
  • Galatasaray Neill'i sezon başı bedavaya alamadı.Şimdi bonservis ile aldılar.Aynı şeyi Fenerbahçe yapsa gazetelerin olası manşeti "Fener'e XXX kazığı!" şeklinde olurdu.Bugün pek beklentilerimi karşılayan haber göremedim o yüzden yine.Yalnız HT Spor diye hatırlıyorum,güzel bir benzetme yapmış."Bedava mı sandın,para verip aldın" diye.Sevdim...
  • Yayın İhalesi muhabbeti başladı yine.Bence Digitürk bırakmaz yine ihaleyi.
  • Lazio-Palermo kupa maçı var akşama Ntv Spor'da...İlgilisine hatırlatılır.
Gününüz güzel geçsin...
Yazan: steven_stiffler

Udinese 1 - 1 Lazio

Maçı izleme fırsatım olmadı.2 dakikalık özete baktım,geniş özet yarına düşer herhalde.Floccari ne kadar doğru transfer olduğunu ispatlarcasına golünü attı yine.Bu formu ile Pandev'i aratmaz.Ama Zarate kayıplarda,kendine gelmesi gerek.Muslera'nın yine birkaç kritik kurtarışı var.

Udinese : Handanovic - Basta,Zapata,Domizzi (14'Coda),Lukovic - Isla,Sammarco (71'Siqueira),Gökhan Inler - Pepe (73'Alexis Sanchez),Flores,Di Natale

SS Lazio : Muslera - Siviglia,Stendardo,Radu - Lichtsteiner,Firmani,Baronio (82'Brochhi),Kolarov - Rocchi (61'Mauri),Zarate,Floccari

Sarı Kartlar : Stendardo,Kolarov,Gökhan İnler,Firmani,Lichtsteiner

Goller : 16'Floccari , 27'Di Natale
10 Ocak 2010 Pazar
Yazan: steven_stiffler
Kategori : ,

Ayıboğan Forvetler

Bayılıyorum şöyle götü göbeği belli bir düzeyi aşmış adamların süratle rakibi çalımlayıp attığı gollere.Yolda görsem "Bu adam bu göbekle,bu kıçla nasıl koşuyor?" diyeceğim adamların golcülüklerinden ayrı zevk alıyorum.Bu yüzden Tommaso Rocchi'yi çok severim.Bildiğin izbandut olmasına rağmen,süratli bir oyuncu.Rakip eksiltebilen bir oyuncu.İzbandutluğundan aldığı güç ile toplara iman gücüyle vurabilen bir oyuncu.Bire bir mücadele en iyi savunma oyuncularının bile kolay kolay yıkamayacağı bir oyuncu.

Turkcell Süper Ligi gibi futbol karakteri belli olmayan bir ligde; bu tip Ayıboğan forvetlerin çok gol atacağını ve çok başarılı olacağını düşünüyorum.
Örneğin; bir Humberto Suazo.Çok mu izledik ? Hayır.Hakkında özetlerde ne gördüysek,videolarda ne gördüysek onu biliyoruz.Yine de adam stilini belli ediyor.Çok golcü olması bir yana,gücü de göze çarpıyor.Zaman zaman Fenerbahçe'ye,genelde Galatasaray'a,ara sıra da Trabzonspor'a yazılmışlığı var gazetelerde.Avrupa'ya açılması,onu daha çok izleyebilmemizi sağlayacak.Hakkında daha net fikir sahibi olabileceğiz.
Avrupa'ya açılmayan,yaşı başı geçmek üzere olan bir ayıboğanımız da Salvador Cabanas.Paraguay'lı.Milli takımda yıllardır oynuyor.Ama Santa Cruz'un arkasında kalması gibi bir dezavantaja sahip.Kısa boyuna rağmen hava toplarında etkili.Hızlı ve bitirici.Gücü de eklenince başlı başına bir forvet diyebiliyoruz kendisi için.Meksika Ligi'nde oynayan en iyi golcü.Ondan sonra da Adolfo Bofo Bautista gelir.
Emile Heskey bu stil forvetler arasında en sevmediğimdir.Liverpool'dan sonra düşüşe geçmiş gibi gözükse de; bu sezon Villa Park'ta sergilediği performans ile ismi büyüklerle anılmaya başladı.Chelsea ve Arsenal'ın Heskey'i istediği haberleri çıkıyor.Eski takımı Liverpool'a döneceği de söyleniyor.Ancelotti, Afrika Kupası'na gidecek olan Drogba'nın yerine düşünüyor Heskey'i.Heskey bir seçim yaparsa Chelsea'yi seçer bence.Açıkçası ben Vassell gibi olacağını,daha alt düzey takımlara gidebileceğini düşünüyordum geçen sezon.
Türkiye'de bu tanıma en uygun oyuncu Mehmet Yıldız.Oyun yapısını Rocchi'ye çok benzetiyorum.Çıkışı ve parlayışı ani oldu,çok ahım şahım bir futbolcu değil ama ligimize uygun bir futbolcu için başarılı.Geçen sezon attırdığı bir gol hatırlıyorum,aut çizgisi üzerinde rakiple mücadeleye girmiş dezavantajlı konumda olmasına rağmen topu kurtarıp,arkadaşına gol attırmıştı.İşte tam olarak anlatmak istediğim,sevdiğim stil bu.Mehmet Yıldız bu açıdan ligimizdeki önemli forvetlerden birisi.Umarım yakın zamanda sahalara döner.
Ibrahimovic,Drogba gibi güçlü forvetleri bir yana bırakırsak; bu tanıma uyan en iyi forvet oyuncusu şüphesiz Adriano.İtalya'daki ilk yıllarını hatırlıyorum da,çelimsiz bir adamdı.Sonradan camış gibi şişti.Futbolunu hergün geliştirirken; psikolojik problemleriyle baş edemedi.Şu an eski gücünden ve eski formundan uzak görünse de; Adriano "Ayıboğan" tanımını en çok hakeden golcüdür gözümde.Yunanistan'a Konfederasyon Kupası'nda attığı golü kaç golcü atabilir ki ?

Vagner Love,Jason Scotland,Amr Zaki,Aiyegbeni Yakubu,Carlos Tevez gibi örneklerle listeyi epey genişletebiliriz.

Fenerbahçe yıllardır tek forvet oynuyor.Golcülerimizin en ufak bir formsuzluğunda,puan kaybını tek forvetli sisteme bağlıyoruz yıllardır.Alex varken sistem bu,buna itirazımız yok.Kadıköy'de zaman zaman çift forvet de denenebilir.Ama bunun Kasımpaşa maçında başımıza iş açtığını gördük.Ne Kezman,ne Güiza Fenerbahçe'nin sistemine uyan oyuncular değil.Bunu artık bilmeyen yok.Semih tek forvet oynayabilir.Ama çift forvetli sistemdeki kadar faydalı olmaz.Zico zamanında Deivid'in formu,sağ açık-ikinci forvet gibi oynaması sayesinde göze hoş gelen bir futbol sergileyerek CL'de çeyrek final yaptık.Fakat şu an Deivid'in yedek kulübesine bile katkısı yok.Fenerbahçe'ye forvet lazım diyoruz ya;aslında sadece forvet lazım değil.Fenerbahçe'ye Ayıboğan bir forvet lazım.Hava toplarını alan,ikili mücadelede yıkılmayan,rakibi geçebilecek adam lazım.Güiza ile şampiyon olunur.Ama bu tarz bir forvetle Euro Cup'ta da iddiamız artar.
9 Ocak 2010 Cumartesi
Yazan: steven_stiffler
Kategori :

Tozlu Sayfalar

Öne Çıkan Yayın

Verona ile Kasıp Kavurduk - FM 2017

Çoluk çocuk sahibi olacak yaşa geldim ama hala Football Manager geleneğini sürdürmekten büyük keyif alıyorum. Benim için bu geleneklerden...

Takip Ettiklerim

Kategoriler

Yazar Kafe

Translator

- Copyright © Serkan Özerik -