Yazan : steven_stiffler 27 Eylül 2010 Pazartesi

6. maçta gelen ; 3. galibiyetimiz oldu bu. 3 galibiyetin ortak özelliği; her birinin farklı ve göze hoş gelen hücum futboluyla kazanılması. Yani sezon başında Aykut Kocaman yönetiminde oynadığımız hazırlık maçlarından sonra "Bu takım 4 atsa,3 yer; 5 atsa 4 yer; kazanırsa da öyle kazanır" diye düşünenlerin haklı çıktıkları sonuçlar gibi gözüküyor. Kazandığımız her maç gelecek için umutlarımızı tazelese de; kaybettiğimiz her puan kaybında telafisi olmayan hatalar arıyoruz.

Beşiktaş maçında kaçan 2 puanın değeri ileride mutlaka ki anlaşılacak ve önümüze gelecek. Guti'nin penaltısı olmasa şu anda hem futbol olarak umut vaad eden, hem de puanlanlamada daha iyi basamakta olan bir Fenerbahçe görecektik. İki haftada aynı kadro, aynı kadroyla girilen sayısız gol pozisyonu var. Bu Fenerbahçe'nin iyi hücum yaptığının tartışmasız kanıtıdır. Ancak savunmada pozisyon verilen, verilmese de verilmeye müsait görüntü çizen bir yapı olduğunu da söylemeliyim. Beşiktaş maçında Beşiktaş'ın baskın oynadığı ilk 20 dakikalık bölümde pozisyon vermedik. Bugün aynı savunma hattı kaleye ilk gelen Kasımpaşa pozisyonunda kalede golü gördü. Kasımpaşa'da Şahin Aygüneş geçen sezon dikkat çeken, ismi gelecek vaad edenler arasında yer alan, ümit milli takımımızda da forma giyen çok yetenekli bir forvet oyuncusu. Ancak Lugano ve Bilica gibi belli bir düzeyin üstündeki futbolcular; Şahin Aygüneş karşısında bu kadar aciz duruma düşmemeliler. Lugano çok üst düzey bir savunmacı, fakat formsuz. Bilica ise tam bir saatli bomba olmasının yanı sıra; bir maç iyi bir maç kötü oynama özelliğine de sahip. Bugünkü Bilica'yı gördükten sonra Yobo'yu aldığımız için bir kez daha mutlu oldum. Yalnız savunma savunma diyoruz da; en iyi savunma hücum yapmaktır mantığını benimseyen bir futbolseverim. Rakibi ne kadar önde zorlarsan, arkayı o kadar sağlama almış olursun. Bugün her iki takımın orta sahası da çok kötüydü. Sadece Emre'yle orta saha kurulamıyor. Mesela bakıyorum; hücumcu, defansif yanı hiç yok denen Dia ileride kurduğu baskıyla rakibi zorluyor. Aynısını Alex senelerdir yapıyor. Bu ikilinin yanında bir de Stoch'u kullanabilsek, ileride rakibi zora sokma işini çok daha rahat yapacağız. Bakın yapabiliriz demiyorum, yapacağımıza eminim.

Aykut Kocaman'ın hatasından erken dönmek gibi güzel bir huyu var. Bazen hata yaptığını geç anlaması, bizim puan kaybımıza neden oldu. Ancak bugün henüz ilk yarı bitiminde yaptığı Yobo-Bilica değişikliği ne güzel, ne hayat verici bir değişikliktir. Aynı şekilde kötü Santos'u oyundan almasını ilk başta yadırgasam da ; Caner iyi oyunuyla hocanın hakkını verdi. Yobo'nun girişi, ee oyunun da düşen temposu savunmayı toparlamış gibi gözüktü. Yobo hiç birşey yapmasa, savunmada dikilse yine rakibi korkutmaya yetecek bir oyuncu. Futbolcu gibi futbolcu...

Bugün için kısa kısa notlar edindim yine kendimce;

  • Niang tam bir son vuruş ustası. Adam geçemez diyorlardı, onu da rahatlıkla yapıyor gördük ki. Aranan kan; Mamadou Niang. Fenerbahçe'de yıllardır sorulan "Topa nasıl vurulur?" sorusunun uygulamalı cevabı Mamadou Niang.
  • Issiar Dia'yı Fenerbahçe'ye her zaman istemiş olduğumu transferinde belirtmiştim. Hele ki böyle boş alanı bulduğu zaman durdurulması çok zor bir oyuncu. Bugün tek başına maçı kazandırdı. Sağdan getirdi, soldan getirdi, şut attı, asistler yaptı. Fenerbahçe taraftarının yeni sevgilisi olacak Issiar Dia. Hayran kaldım, kelimelere dökmekte zorlanıyorum.
  • Gününde bir Alex her zaman rakiplerin korkusu rüyası.
  • Dia ve Stoch ikilisini aynı anda kullandığımız takdirde; bugünkü gibi maçlarda 6 değil 12 gol bile atarız.
  • Yalnız Kasımpaşa'nın açık oyununu, sünepe orta sahasını her rakipte bulamayacağımızı bilmemizde de büyük fayda var. Buna çok dikkat etmeliyiz.
Fenerbahçe'nin en iyi futbolu oynadığı dönemlerde bile mutlaka eksikleri olmuştur. İyi hücum yaparken gol atamamak gibi bir sorun yaşamış kulüptür Fenerbahçe. Kezman ve Güiza faktörüyle inanılmaz pozisyonları harcamış bir takım Fenerbahçe. Fakat hücumu olduğunda defansı eleştirilir, çok gol yer. Orta sahaya Aurelio-Appiah ile müthiş bir ikili oturtulur; bu sefer yine bir başka eksik kendini gösterir. Fenerbahçe'nin mutlak sorunu bireysel performanslardan ziyade; kafadaki düzenin sahaya oturtulamamasıdır. Bugün Fenerbahçe tarihinin belki de en iyi kadrosu Aykut Kocaman'ın elinde bulunmaktadır. Aykut hocanın kafasında mutlaka planları var, ancak sorunu bunları sahaya henüz yansıtamaması. Fenerbahçe hocası her zaman eleştirilir zaten. Ancak Aykut hocanın içimizden birisi olması ve takımın puan kaybettiği maçlardaki umut vaad etmeyen futbolu Fenerbahçe taraftarını haklı olarak şüphelendirmektedir. Bu akşamki skor Aykut Kocaman'ın kredisini arttırmıştır, o kesin. Ben de sonuna kadar destekliyorum. Ancak takımı daha iyi bir şekilde görme hakkım da var her taraftar gibi...

Tozlu Sayfalar

Öne Çıkan Yayın

Verona ile Kasıp Kavurduk - FM 2017

Çoluk çocuk sahibi olacak yaşa geldim ama hala Football Manager geleneğini sürdürmekten büyük keyif alıyorum. Benim için bu geleneklerden...

Takip Ettiklerim

Kategoriler

Yazar Kafe

Translator

- Copyright © Serkan Özerik -