Yine bir deplasman maçıydı ve bu sene ki deplasman performansımız iç açıcı değildi.Maçtan önce rahattım aslında ama "Ya akıllar Kiev'deyse" diye tereddüt etmeden edemedim.

Aragones yine her zamanki gibi deplasmanda 1-0'ı bulalım yatalım taktiğini sürdü sahaya.'Anadolu takımlarına çift forvet oynasak' diye düşünürdük sezon başı,hoca bunu 'çift ön libero' olarak düşünmüş ve uyguluyor herhalde.Bu tip maçlarda çift ön libero oynayarak abuk sabuk paslardan başka birşey yapmıyoruz ne yazık ki!Güiza tek forvet yapamıyor,Deivid oynadığı zaman en azından bir nebze de olsa katkı sağlıyor Güiza'ya.Yine çok dandik bir maçtı,bizim deplasman maçlarından tat alamayacağız bu sene anlaşılan.Hakemin Deivid'in 1 M içerideki golü vermemesi,yan hakemin zorla Deivid'i oyuna girsin diye itelemesi maçtan akılda kalanlar.6+2 çıktığından beri her oyuncu değişikliğinde panik oluyoruz TV başında...Neyse ki en azından futbolcularımız bilinçli.

Neticede , Denizli'de 'kötü' karşılanan Emre'nin çok klas golüyle kritik bir deplasmandan 3 puanla döndük ve yarışın içine iyice girdik.Yanlış bir 11'e rağmen 0-0'ın bozulmaması ve ikinci yarıda doğru hamlelerin yapılmasıyla alınan önemli bir 3 puan oldu.Beşiktaş da kaybedince değmeyin keyfimize...