1 gün önce
- Anasayfaya Dön »
- Futbol , Tottenham »
- Manchester City 4 - 1 Tottenham | Klasik
Yazan : steven_stiffler
19 Ekim 2014 Pazar
Manchester City'nin Tottenham'a fark atmaları maalesef ki klasik oldu. Tottenham gibi zengin ve güçlü bir takımın aynı rakipten her maç fark yemesi kabul edilemez. Hele ki geçen sezon Villas-Boas'ın başını yakmasıyla birlikte değerlendirildiğinde; Pochettino için de kötü sonun başlangıcı olabilir. Nitekim Tottenham umut vermiyor. Transferler de sınıfta kaldı, özellikle yapılmayan forvet transferi skandal. Soldado meselesine değinilir ama sorun tek Soldado değil. Bugün gördüğüm; "Yeniliriz ama bari bir şeyler yapalım" düşüncesine sahip bir takımdı. Tottenham hedefsiz gözüküyor, geçiş sezonu olarak değerlendirecek gibi gözüküyor. Southampton'ı coşturan Pochettino da Tottenham'da umut vermezken, Southampton Koeman ile coşmaya devam ediyor. Onlar da bugün 8 attı ama bence o maçta bir anormallik var. Sunderland içerisinde yani... Asıl konumuza dönelim.
Tottenham'ın maça çıktığı kadro komik. Saçma bile diyemiyorum artık. Sağ bek Dier kabullenilebilir. Rose tamam, hep oynuyor. Kaboul'ü de kabul etmek gerek. Ama Vertonghen yedekken, oynayabilecek durumdayken Fazio tercihi tartışılır. Hele ki kırmızı kart görmüşken, hele ki yakından tanıması gereken vatandaşını durduramamışken. Ön libero bolluğu var; hâla Ryan Mason orada oynuyor. Bu maçta Mason'ı eleştirmek haksızlık olur. Tottenham'ın en üretmeye çalışan oyuncusuydu. Yetersizliği bir yana, gerçekten iyiydi. Capoue bence de ilk tercih olmamalı. Dembele kesinlikle yedek olmamalı. Ha bir de Stambouli transferinin gereksizliği her geçen gün gözler önüne seriliyor. Sert girdim sanki ama aslında Tottenham'ın 4-1 kaybedecek bir oyun oynadığını da düşünmüyorum. Kafa olarak 1-0 yenik başladılar, zaten perde de erken açıldı. Fakat Eriksen'in cevabı çok motive ediciydi. Devamında gelen penaltılardan ilki, Lampard'ın kendini yere bırakması. Penaltı değildi, gol oldu. Peşinden bir penaltı daha, bu sefer penaltıydı; kaçtı. Oyun birden Agüero - Lloris kapışmasına döndü. Soldado ile başlamak elbette tartışılırdı. Çok suskun bir isim Soldado. Bu halleri bana yakından bildiğimiz vatandaşını hatırlatıyor. Guiza da benzer bir ruh halindeydi. Soldado bugün eleştirilir ama seviyeli bir derecede. Nitekim iyi oynadı. İlk yarı pozisyona giremedi ama pozisyona soktu. Üçüncü bölgede top ezmedi, arkadaşlarına gollük paslar verdi. Mason'ın kaçırdığı pozisyon önemliydi. Chadli etkiliydi, Lamela ise takımın yediği ilk 2 goldeki hatası nedeniyle maçtan erken koptu. Beşir'e döndürdüler Lamela'yı. İkinci yarı City durağan, Tottenham hareketli ve istekliydi. Soldado'nun çabası penaltı getirdi, ha bu da penaltı değildi o ayrı. Kaçırması ironik oldu. Nitekim Spurs kariyeri için bence kırılma anıydı. Atsa yeniden doğabilirdi, kaçırması sonu olabilirdi. Bence kredisini tüketti. Peşinden bir de net pozisyon kaçırınca; vatandaşını hatırlamamak elde değildi. Ardından Agüero'nun son penaltısı ve açılış golünü andıran kapanış golü geldi. City'de yine Milner'ı çok beğendim, hakettiği değeri görmeyen bir isim bence. Fazio-Kaboul ikilisi skandaldı. Pochettino'nun vatandaşı Agüero'ya boyun eğmesi de maçın notlarından sayılabilir. Arjantinli menajer genel olarak sınıfta kaldı.
Manchester City : Hart; Sagna, Kompany, Demichelis, Clichy; Fernando (76' Toure), Lampard (28' Fernandinho); Navas, Silva (70' Jovetic), Milner; Agüero.
Tottenham : Lloris; Dier, Kaboul, Fazio, Rose; Capoue (60' Dembele), Mason (70' Vertonghen); Lamela (60' Townsend), Chadli, Eriksen; Soldado.
Sarı Kartlar : Mason, Dier, Navas.
Kırmızı Kart : 67' Fazio
Goller : 13', 20'p, 68'p, 75' Agüero; 15' Eriksen
Yorum Gönder