Yazan : steven_stiffler 15 Şubat 2016 Pazartesi


Bu yıl Sevgililer Günü takip ettiğim en güzel futbol günlerinden biriydi. Bu hafta genel olarak futbol anlamında doyurucuydu. Önce Fenerbahçe'nin iyi futbolu ve galibiyeti, sonra Galatasaray mağlubiyeti, Tottenham galibiyeti derken; Beşiktaş'ın puan kaybıyla günün anlam ve önemi arttı. Önce Arsenal - Leicester maçını izledim. Bana göre Arsenal haketmişti ama son dakika golü de fazla dramatik oldu. Mesut'un besmeleyle gönderdiği orta Emirates'i bayram yerine döndürdü. Arsenal için şampiyonluk yarışında en kritik gol olabilir. Leicester City ise çok iyi direndi, özellikle N'Golo Kante yine büyük oynadı. Akabinde başlayan City-Tottenham maçı da haftanın en önemli maçıydı.

Manchester City son dönemde Tottenham'a ters gelmesiyle bilinse de; son maçta Tottenham farklı kazanmıştı. Oyun anlayışını eleştirdiğim Pochettino'nun işleri de bu maçla birlikte istediği gibi gitmeye başlamıştı. Ev sahibi olmasının avantajıyla City favori gibi gözükse de; ben Spurs'ün alacağı beraberliğe razıyım. Pellegrini büyük hoca, şampiyon yapıp gitmek isteyecektir ama ben bu konuda yeterince motive olduğunu görmüyorum. Nasıl Leicester City'nin kulübesinin yetersizliği Arsenal maçını kaybettirdiyse; Manchester City'nin de kulübesi bu maç için yetersizdi. Kompany'yi görünce tam dönecek maçı buldu dedim ama Kaptan takımını kurtaramadı. City'nin yedek kulübesinde sadece Kolarov, Demichelis ve parlayan yıldız Iheanacho göze çarpıyordu, diğer isimler gençlerden oluştu. Tottenham ise benim kafamdaki kadroyla sahadaydı. Vertonghen'in yokluğunda Wimmer'e çok güvenemesem de Avusturyalı yeterince iyiydi. Son genelde kulübe hamlesi olurdu ama Mauricio Pochettino bu maçta Lamela ve Chadli'yi yanında oturttu. Nitekim Lamela'nın girişi de maçı Tottenham'a getirecekti.


Arsenal-Leicester maçına nazaran biraz daha sıkıcı ve ortada bir maçtı. İlk yarıda her iki takım da oyununu birbirine kabul ettiremedi. Tartışmalı penaltı Tottenham'ı öne geçirdi. İlk maçta da hakemin Tottenham lehine çok kritik hataları olmuştu. Harry Kane ile Joe Hart karşı karşıyayken tedirgindim ama Kane yine kaçırmadı. İkinci yarıda City'den hareketlenme beklerken bir türlü oyunlarını kabul ettiremediler. Oyuna giren Iheanacho çok güzel bir gole imza attı. Dediğim gibi ben beraberliğe razıydım. Fakat Erik Lamela'nın kusursuz çabası Eriksen'i golle burun buruna bıraktı ve hayallerimin 10 numarası Eriksen şampiyonluk hayallerini pekiştiren golü attı.

Manchester City : Hart; Zabaleta, Kompany, Otamendi, Clichy (75' Kolarov); Fernando (66' Iheanacho), Fernandinho; Silva, Yaya Toure, Sterling; Agüero.

Tottenham : Lloris; Walker, Alderweireld, Wimmer, Rose; Dier, Dembele; Son (72' Carroll), Alli (81' Lamela), Eriksen; Kane (89' Chadli).

Sarı Kartlar : Dier, Kompany, Wimmer, Carroll.

Goller : 53' Kane (Penaltıdan), 74' Iheanacho, 83' Eriksen.

Premier Lig'de kimsenin aklına gelmeyecek bir puan tablosu var. Leicester City'nin Norwich'i de yenerek en az bir hafta daha lider devam edeceğini düşünüyorum. Ancak Arsenal'ın United'a takılması Tottenham için şahane olur. Tottenham'ın da Swansea'ye puan kaybetmemesine duacıyım.


Tozlu Sayfalar

Öne Çıkan Yayın

Verona ile Kasıp Kavurduk - FM 2017

Çoluk çocuk sahibi olacak yaşa geldim ama hala Football Manager geleneğini sürdürmekten büyük keyif alıyorum. Benim için bu geleneklerden...

Takip Ettiklerim

Kategoriler

Yazar Kafe

Translator

- Copyright © Serkan Özerik -