
Aslında maça Chelsea daha istekli başladı. Tottenham sahaya çok yayılırken, Chelseali oyuncular daha dar bir alanda taktik anlayış oluşturdular. Kameranın çektiği her yerde 5-6 Chelseali vardı. Bir kaç cılız pozisyonla etkili olmaya çalıştı Chelsea. Tottenham yavaş yavaş ağırlığını hissettirmeye başladığı anlarda çok tehlikeli bir pozisyon bulamadı. Fakat çok geçmeden Tottenham'ın şık golü geldi. Defoe'nin goldeki payı çok büyük. Defoe'nin pasında Pavlyuchenko ustaca bir kontrol ve vuruşla skoru 1-0a getirdi. Chelsea Gareth Bale'e karşı oldukça sert bir oyun oynadı. Az kalsın sakatlanıyordu Bale... Maç hiç bir zaman o Premier Lig temposunun altına düşmedi. Ancak çok net pozisyonlar da yoktu ilk yarıda. Kalou birkaç iyi pozisyondan yararlanamadı. İkinci yarı Ancelotti, Drogba'yı sahaya sürdü. İkinci yarıya Fenerbahçe maçından dolayı parça parça bakabildim. Drogba klasına yakışır bir golle skoru dengelemiş. Maçın son dakikaları ise tam bir heyecan fırtınası... Gomes yine kendine has saçmalıklarından birini yaparak penaltıya sebebiyet verdi. Penaltıda topun başına geçen Droba, son dakikada penaltıyı atamayarak Chelsea'yi düzlüğe çıkarma fırsatını tepti. Gomes penaltılarda iyi bir kalecidir. Aslında özünde de iyi bir kalecidir ama saçmalama huyu var işte. Neyse ki hatasını telafi etti.
Bu sonuç iki takıma da yaramadı. Chelsea hala galibiyet arıyor. Tottenham ise zirveden bir adım daha uzaklaşmış oldu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder